INÖNÜ HARP OKULUNDA, 1942
Turkiyede acaba uzak yakın aile fertleri içinde hiç asker olmayan bir aile varmıdır? Hiç zannetmiyorum.
Bizim ailede özellikle baba taraf ımızda asker çoktur. Büyük "Hamza" dedemiz , Gazi Osman Paşanın bayraktarı imiş. Bize şimdi rahmetli olan amcalarımızdan anlatılan budur. Bu amcalardan Ethem Özmeral, Dumlupınar ve Atılay denizaltılarında on üç yıl görev yapmıştır. Babam deniz subayı olarak Bahriye'ye uzun yıllar hizmet vermiştir. Anne tarafımızdan akrabamız Kemal Atalay Paşa herhalde rütbece bu askerler içinde en yüksek olanıdır, Atatürkün muhafiz alayında genç bir teğmen olarak görev yapmış sonradan Washington Ateşe- Militerliğine kadar yükselmştir.* Onun babası Ismail Hakkı, Selanikten çocukluk arkadaşi olduğu Atatürkün emrinde Çanakkale savaşlarında savaşmış, sonrada güney cephesinde "Lawrence of Arabia" karşi savaşirken şehit düsmüştür.**
Eşim Sitarenin babası, kayınpederim ve benim diğer "Babam", Tayfur Durupınarda gene asker kökenlidir. Tayfur Durupınar Bursa askeri lisesinde mezun olduğunda yalnızca 17 yaşindadır.Liseyi bitirdiktan sonra Harp Okuluna girmiş, buradan harita subayi olarak mezun olmuş, gene ayni okuldan harita subayi çıkan kardeşi Ilhan Durupınarla birlikte Türk ordusunda yıllarca görev yapmıştır. Bu iki kardeşin hikayeleride oldukça ilginçtir. Ilhan Durupınarın Ağrı dağı üzerinde bir keşif uçuşu sırasında çektigi resim , Nuh'un gemisini andirdiğindan dünyaca ünlü olmuş , hatta bölgeye "Durupınar Site " adı verilmiştir.*** Tayfur Durupınar ise 1959 yılında , genç bir binbaşi iken ordudan ayrılmış, Ohio State Universitesinde master eğitimini tamamladıktan sonra eyalet merkezi Columbusda harita yapmaya devam etmiştir. Computer teknolojisinin olmadığı ve haritacılığın bir el emeği ve göz nuru olduğu altmışlı yıllarda "Disney World "den "Highway"lere kadar bir çok eyaletin alt yapısının haritasın çizmistir. Ama aile içinde askerlik, Harpokulu hatıraları, güneydoğu Anadolu köylerinde, dağlarda geçen o zor yıllar hiç unutulmamış, bizlere her firsatta anlatılmıs, bizde bunları zevkle dinlemişizdir.
Her ne kadar benim 18 ay dolu dolu yaptığım ve çok şey ögrendigim yedeksubaylığim dışında askerlikle fazla bir ilgim yoksada , bu askeri kökenden olsa uniformaya her zaman saygının da ötesinde bir yakınlık duymuşumdur. Babam Hamza Özmeral'in 1932-1936 yillari arası Heybeli Ada Deniz Lisesinde geçirdigi yılları yazdığım yaziya ****, onun albümünden aldığım, Ismet Inönünün liseyi ziyaret resimlerini de ilave etmştim. Bu resimlerin çekildigi yıllarda Atatürk hala hayattadır ve Ismet Paşa devrin " basvekil" idir. Kayınpederim Tayfur Durupınar:" Bendede Inönü'nun Cumhurbaşkanlığı zamanında, Ankara Harp Okulunu ziyaretinden bir kaç resim olacak, bir albümleri karıştırayım" deyince tabii bende çok heyecanlandım. "Cumhurreisi" nin resimler birkaç gün sonra geldi. . Yazının başlıgını koydum: Inönü Harp Okulunda, 1942.
Resimlerden birincisınde Inönü, at üzerinde Harp Okulunun arkasında Balgat sırtlarında görülüyordu. Arkada o zaman kuçücük bir köy olan Keçiören seçiliyordu. Inönu çogu ziyaretinde olduğu gibi oğullarından Ömer'i de bu ziyaretinde yanına almıştı. Resimdeki diğer kişiler ise okul komutanı ve Inönün özel şöförüydu. Ikinci resimde Inönü ve yanında tanıyamadığımız iki kişi tren raylarının üzerinde öğrenci taburunu teftiş ediyordu. Resime biraz dikkatli bakınca orta sırada soldan üçuncü ögrencinin genç Tayfur olduğunu seçebildim. Üçüncü resimde Inönü salonda koltukta oturmuş, okul komutanı "hazırol" da, diğer bir komutandan bilgi alyordu. Bu yıllar Ikinci Dünya Savaşi yıllarıdır. Herhalde, Ismet Paşanın, Inönü Savaşları ve Lozan Barış Anlaşmasının yapılmasındaki büyük katkılarından sonra belkide Türkiye için yaptığı en güzel ve yararlı hareket Türkiye'yi ne yapıp edip bu öldürücü savaşa sokmaması olmuştur. Tabii bu yıllardaki Inönü ilerde gelecek çok partili dönemde göreceğimiz , demokrasiyi özümsemis, hatta "ortanın solu"gibi zamanına göre aşirı sayılmış bir tabiri üreten Inönü değildir. 1942 yillarında Ismet Inönü hem "Cumhurreisi" , hemde " Milli Şef"tir. Bu yıllar hem Turkiye hemde Inönü için geçiş yıllarıdır. Bir taraftan harbin getirdiği sıkıntılar ve kıtlık, bir yandan laik Türkiye Cumhuriyetini ve Atatürk inkilaplarını devam ettirme çabalari, savaşa girmemiz için yapilan dış baskılar, Turancılık ve benzeri ideolojilerin özelikle askeri etkileme çabalari Inönüyü daha otoriter bir karaktere büründürmüştür. Ekmek karneye bağlanmış, varlık vergisi konulmuş, ve Inönu biraz bu harp yıllarının şartları gereği, birazda bir sistem ve kendini arayaşin icabı, Türkiyeyi demir yumrukla bir dolu yasağıda getirerek yönetmektedir. Bütün bunlar kendisini çogu halkın gözünde giderek sevilmeyen bir lider haline getirecek ve sekiz yil sonraki iktidar değisikliğine belkide atılan ilk adımlar buradan başlayacakı.
Sofra ba şinda okul komutanı ve biraz ötesinde Ömer Inönününde bulunduğu resimde işte bu harp yıllarının izlerini görebilmek için elimde büyülteç bayağı çaba gösterdim. Kayinpederimin bana herzaman anlattığı, "o zamanlar harp okulunda hemen her gün kuru fasulye, mercimek yedikleri ve üzüm hoşafina talim yaptıkları" idi. Bursa askeri lisesinde iken sabah kendilerine verilen bir somun ekmeği dolaplarında saklar ve bütün gün yerlermiş. Harp okulunda ise ekmek sofraya gelirmiş ve bu her zaman buğday değil bazende çavdar ekmeği olurmuş. Sofradaki resimde kücük tabakların içindekilerın pasta olmayacağına göre, koyu renginden dolayı çavdar ekmeği olabileceğini düşündük. Meyva tabaklarındaki iri meyvaların ise portakalmi yoksa elmamı olduğuna karar veremedik. Herhalde bu meyvalar birazda Cumhurbaşkanının ziyareti dolayısı ile temin edilmiş ve öğrencilere güzel bir ziyafet çekilmisti.
Son resimde ise Inönü mikrofonla ögrencilere hitap ediyordu. Gene kayınpederimin anlattıgına göre, bu konuşmaların coğunda Inönü çogu kez ögrencilere bazı kitapları okumamaları ve aşırı akımlara itibar etmemeleri konusunda uyarırdı. Tabii benim 1960 larda tanıdığım Inönü, değişik bir devrin lideridir ve benim hem asker, hem diplomat hemde devlet adamı olarak hep hayranlık duyacagım bir kişiliktir.
Cem Özmeral,
18 Agustos, 2008
Dublin, Ohio
|