istanbullite.com

NOSTALGIC WRITINGS BY AN ISTANBULITE © Since 2002

HOME ↓

ABOUT US/BIZ KIMIZ ?

ISTANBUL&TURKEY TRAVEL

TIPS FOR TOURISTS

ISTANBUL TRANSPORTATION

ISTANBUL 360 PANOROMIC

LIVE TURKISH TV AND MEDIA

NEWS FROM COLUMBUS,OHIO

NOSTALJIK TAACO.org

LINKS

CONTACT US/İLETIŞİM

ISTANBUL SUR-ICI ↓

YEDI KULE ZINDANLARI

KAYBOLAN KIR TEPEBAG

SEHZADEBASI DIREKLERARASI

LALELI BABA

MIHRIMAH CAMILERI

CEVIZAGACI- GOTLAR SUTUNU

TEKFUR SARAYI

ISTANBULUN ALTI 1,2

ISTANBULUN ALTI 3,4

HALICTE BIR VAPUR GEZISI

SUMBUL EFENDI

MILION TASI

BALIK UZERINE LAKIRDI

BOSTANCIDAKI BEYAZ KOSK

GOKSU DERESI

SAHIL YOLUNDA SABAH

BIR TEPE, BIR KALE

CARPISAN KAYALAR

KANDILLIDE BIR GECE

ISTANBULLU OLMAK

KOCAMUSTAFAPASADAKI KOSK

AHMET SARACBASI EFENDI

SHOW ME BIG MONEY

ISTANBUL DERETEPE

HARBIYE NEZARETI

BEYAZIT KULESI

ARCADIUS'UN SUTUNU

6 MERMER 23 TILSIMLI TAS

SULEYMANIYEDE BIR GEZI

PARGALI SARAYI VE MEZARI

ULUBATLI VE MIHRIMAHCAMII

TOPKAPI ANIT MEZARLARI

HALICTE BIR SEMT: FENER

YILDIZ KORUSU

HUNKAR'A GIDELIM

ABBAS AGA PARKI

HAYDARPASA KIRIM MEZARL.

HAYDARPASANIN ÖYKÜSÜ

DOGANCILAR PARKI

OSMANLI EFSANELERI

USKUDARLI GUZEL BALIKCI

BIZANS VE KURULUS MITLERI

YAHYA EFENDI DERGAHI

ISTANBUL SEYYAHI

AT MEYDANI

KADIRGA'DA SOKAKLAR

KIRIK MINARE

EVLIYA CELEBI RUYASI

SEPETCILER KASRI

GALATADA GEZINTILER

KARAKOYDE YIKILAN CAMI

BIR SAMATYA GEZISI

FLORYA DENIZ KOSKU

SULTAN SELIM CAMII

5.TEPEDEN HALICE

PERA PALASIN GIZEMLERI

PERA PASTANELERI

MACKA SIRTLARI

MARMARAY VE TAKSIM

BEZMI ALEM VALIDE SULTAN

MECIDIYEKOY LIKOR FABRIK

ABDULHAMITIN YILDIZ CAMII

IHLAMUR KASIRLARI

KUCUKYALI VE SATYROS

KUZGUNCUK

KAVAK SARAYI VE SELIMIYE

SANCAKLAR CAMII

ISTANBUL EVVEL ZAMAN

TARIHI YARIMADA VE SURLAR

GALATA SURLARININ IZLERI

GALATA SURLARI IZLERI 2

YILDIZ SARAYLARI

ISTANBUL PARKLARI

SAIRLER SOFASI

AKSAMCILAR VE MEYHANELER

1960 DA ISTANBUL TIPLERI

UC ESKI ISTANBULITE

BIRKAC ESKI SAMATYALI

OZLENEN ESKI ISTANBULMU?

LULU'YU ARAYIS

IST. VIDEO

ISTANBUL VIDEOS

ISTANBUL TURBELERI/TOMBS

ISTANBUL PANOROMA

7 TEPE 700 CAMI ISTANBUL

1CE UPON A TIME ISTANBUL

HIKAYELI RESIMLER

ARA GULER'S ISTANBUL

TARIHTEN KAPAKLAR

CHICAGO DA II. ABDULHAMIT

HEYBELIADA DENIZ LISESI

INONU DENIZ LISESINDE1934

INONU HARPOKULUNDA ,1942

ANLATILMAYAN ISMET INONU

VEKILLER VE RESMIGECITLER

BU ANZACLAR NEREDE?

RUYA

CANAKKALE, TRUVA

BOSTANCIDA BIR NIŞAN

GOLCUK VE YAVUZ-HAVUZ

JAPONLARIN 1934 ZIYARETI

GAZOZ KAPAKLARI

1942 DE EN UZUN YOLCULUK

BIZANSLI VE BEYAZITLI

KADIKOY, ISKELEDE SABAH

ARMONIKA CALAN KIZ

1975 DE BIR ASK HIKAYESI

METEOR CUKURU

MINIBUS SOFORU ZEYNEL

ANTIPHELLUS BALIKCISI

BIR EGE DILBERI

BIR RUYA

ASOSDA BIR GUN

TWILIGHT ZONE

BEN SERVISCIYIM ABI

VATMAN ALI BEY

ADAM

BIR KARANFILLI ADAM

BAHARIYEDE SINEMALAR

KINDER HEIM

ZULAL

GENC OSMAN MONOLOGU

DENIZ YILDIZININ OYKUSU

CESITLI KAPAKLAR

KARS'DAKI DEDEMI ARIYORUM

KARAGOZ HACIVAT MUZESI

JOEPA BIR AMERIKAN IKONU

BIT PAZARINA NUR YAGDI

MUZE EV

MUZIK VE BEN

ANNEMIN SANDIGINDAN

PARIS GOZLENIMLERI

YESIL KAPI

MAHMEDET HOCA

SOLUK MAVI NOKTA

OSMANLI TOKATI VE HIGH 5

HIZIR ILYAS

29 TESRIN

GAZOZ KAPAGI (ORIJINAL)

COLA TURCA

HARICTEN GAZEL

BJK ŞEREF STADI

SEREF-HAKKI-SEBA

CHAMPION BESIKTAS

BESIKTAS STADIUM & FANS

A VISIT TO INONU, 2011

WITH BJK PLAYERS OF 2011

BJK NEVZATDEMIR FACILITY

BESIKTAS'S USA TOURS

SAMPIYONLUKLAR MIMARI

Q7,GUTI&IVERSON

KAYA VE NAZMI KAPTANLAR

DR. VEDII TOSUNCUK

BJK VE CIRAGAN SARAYI

1964 ALI SAMI YEN ACILISI

ELLI YIL SONRA PRATER'DE

PANTER KALECI

SANTRASI YAPILMAYAN GOL

ESKI BIR MILLI MAC

KARANFILLI ADAM

BIR YASAM TARZI

TEMİZ FUTBOL

BERLIN PANTERI

SARI LACIVERT

INSIDE FENER STADIUM

YUSUF ILE SANLI

PASKAL VE BJK FORMASI

KUCUK AHMET

KONAK KADIN FUTBOL TAKIMI

DEMIROREN'E ACIK MEKTUP

GUVEN ONUT

BABA BOSQUE

HELE HELE SERGEN KAPTAN

TAKSM KIŞLASI CIRCA 1925

GELINCİK TARLALARI

CAPS IN ENGLISH ↓

A DAY IN BODRUM

3 DAYS IN CAPPADOCIA

14 DAYS IN TURKIYE

2014 BERLIN LETTERS

1937 BERLIN LETTERS

LORI MY ASSISTANT

OUR OLYMPIAN IN OUR HEART

MY TRIP ON THE MEGABUS

LYCIAN CITIES OF TURKEY

SULTAN SULEIMAN

TURKEY&THANKSGIVING

EINSTEIN'S PLEA TO TURKEY

TURKISH HELP TO IRISH

PRESIDENT OBAMA'S TRIP

USA MILITARY IN TURKEY

FLAG RAISING CEREMONY

RENAISSANCE MAN

"NOAH'S ARK" OR IS IT ?

STORY OF SANTA CLAUS

STORY TELLER OF ANATOLIA

TURKISH COFFEE

DOWN CAFE

ECEVIT IN NEWYORK 2002

SUKI, OUR CAT

HERR WAMLEK

ISTANBUL STORIES

GIRL PLAYING HARMONICA

NURPERI

RAIMONDO D'ARONCO

HAMAM(OLD TURKISH BATH)

IN SEARCH OF LULU

TRANSFORMING OF SS SOLACE

ZEYREK MOSQUE& MONASTERY

COLUMN OF THE MARCIANUS

TRUE CROSS IN ISTANBUL ?

ISTANBUL MYTHS IN ENGLISH

LEGEND OF LEANDER'S TOWER

77 NAMES OF ISTANBUL

7HILLS 700MOSQUES ISTANB.

7 Churches of Anatolia

PANAROMIC TOURS/SANAL TUR

ATATURK

ATATURK ALBUMU

ATATURK-ROOSEVELT LETTERS

1953 DE ANIT KABIR

ATATURK'E MECLISTE KOMPLO

ATATURK'UN BINMEDIGI UCAK

ATATURK TBMM KONUSMASI

ATATURKUN EVI VE MEKTEBI

10 KASIM 1938

ATATURK'U ANLAMAK

STATUE OF ATATUTURK IN DC

ATATURK VE CINAR AGACI

ATATURK VE DIN

ATATURK'UN AKARETLER EVI

ATATURK MUZE KOSKU

CARTE POSTALE NOSTALGIA

KARTPOSTAL TURKIYE32-1944

MY MOTHERS ISTANBUL YEARS

MY FATHER'S BERLIN 1937

GERMAN WEHRMACHT 1937

POSTCARDS USA 1944

CARTOLINA POSTALE ITALIA

C.POSTALE EUROPA 1937-946

POST-CARD EGYPT 1942

POSTCARD, MIDDLE EAST

PETERHOF, ST.PETERSBURG

DIYARBAKIR 1955

SOUTH EASTERN TURKEY 1955

ANKARA&ISTANBUL 1956

PARIS 1956

JUKE BOX NOSTALGIA

1957-1960 POP

1960-1970 POP

1970-1980 POP

1980-1990 POP

FATHER OF ANADOLU POP

TURKISH MUSIC PORTAL

MUNIR NURETTIN SELCUK

ZEKI MUREN

NESET ERTAS USTA

VARDAR OVASI

PLAY FOR THE NATURE

TENCERE

TURKIYE PHOTOS

PANAROMIC BOSPORUS

ADALAR/PRINCE ISLANDS

ISTANBUL PICTURES

ISTANBUL GATES&DOORS

ISTANBUL TOP TEN MUST SEE

ISTANBUL FERRY LANDINGS

ISTANBUL BAZAARS

BOSPHORUS, ISTANBUL

A GOLDENHORN FERRY TRIP

BURSA

BEYOGLU PICS

BODRUM

CAPPADOCIA

KAS,KALKAN,DEMRE

ALANYA

DALYAN VIDEO

DALYAN, GOCEK, FETHIYE

ANKARA

TWIN BEAUTIES/IKIZGUZELLE

PHOTOS USA & WORLD

DUSSELDORF 1956

WALKING THE TRAIL

LAS VEGAS

LAKE MEAD,NEVADA

PHILADELPHIA

PARIS

BOSTON

CHICAGO

INDIANAPOLIS

ITALIA

LONDON 1967

A GLIMPSE OF IRAN

INDIA/NEPAL

CARIBBEAN ISLANDS

DARFUR/SUDAN

SANFRANSISCO AND MONTERY

SAN ANTONIO, TEXAS

San Diego

NEW ORLEANS

NEW YORK

PENNSTATE

PRESIDENTS & KINGS TOMBS

FLAG RAISING IN COLUMBUS

ISLAND OF KOS VIDEO

FAMILY BLOG

ESRA'S WEDDING ALBUMS

BRIDE'S DAD'S SPEECH

ESRA'S BRIDAL SHOWERS

ESRA PINAR FILES

OZMERAL PATERNAL F.TREE

OZMERAL MATERNAL F. TREE

DURUPINAR PATERNAL F.TREE

DURUPINAR MATERNAL F.TREE

LAMIA&HAMZA VIDEO 1999

BABY MADISON FABLE

BABY TAYLOR FABLE

TAYLOR BABY&TODDLER YEARS

WEILS' WEDDING AND HOUSE

ASLI'S SHOWERS 2008-2009

FAMILY HOLIDAY PICTURES

ANNEM

MY MOTHER LAMIA

ANNEMIZ LAMIA

LAMIA HAMINNE AND TAYLOR

DOGUM GUNU,ANNELER GUNU

"EVIM/HOME"

NOSTALJI TRENI

LIFE OF MY FATHER

REUNITED/ONLAR KAVUSTULAR

SON CINAR BULENTSARACOGLU

I-FOOD

ISTANBULLITE'S FOOD

STREET FOOD

GOLDEN CORRAL COLUMBUS

ANNE'S COOK BOOK

I-BLOG

Translate
  Bookmark and Share
ZÜLAL
Bir Çocukluk Anısı
Annem, Babam ve Ahmet Cenanla 1955
ÇEVIREN SOKAK 8 NOLU EV, 1955
ZÜLÂL
 
Balkonda oturuyorduk. Zülâl bana dönerek, " simdi meselâ sen bana sarilsan ve beni filimlerdeki gibi dudaklarimdan öpsen, sana herhalde bir sey demezdim" dedi. Zülal beyaz tenli, kara gözlu, simsiyah saçli güzel bir kizdi. Yüzümün kizardigini hissederek onun yüzüne baktim. Bembeyaz inci gibi disleri ile bana bakip gülüyordu. Ne yapacagimi sasirmistim.Içimden bir hamle yapmak geldi ama cesaret edemedim.
 
O zamanlar ben altı , Zülal yedi yaslarinda olmaliydik.. Ankara'ya , Gölcükten yeni gelmistik. O yil, ilk okula Ankara kolejinde baslayacaktim. O yasta , siniflari sinema salonlarindaki gibi yana yana koltuklardan olusur zannederdim. Birinci siniftan , ikinci sinifa gecmek, hemen yanindaki koltuga gecmek gibi bir seydi , cocuk aklimca. Ankaranin, Maltepe semtinde Ceviren sokakta, Anittepeye giden yolun kosesinde iki katli bir evin giris katinda oturuyorduk.Ustumuzde kat yoktu, ama altimizda bodrum katinda bizim gibi baska bir kiraci oturuyordu. O insanlari pek görmezdik.Asagi katta oturan adam, bir gece daha önce oturduğu evinde uyurken yangin cikmis, uyku sersemligi ile uyananinca kendini alevlerin icinden sokağa zor atmis. Ama bu olay zavalli adamcagizin akli dengesini yitirmesine neden olmustu. Bu olayı duyduğumdan beri ben yangindan cok korkar olmuştum.
 
Karsimizdaki iki evi cok iyi hatirliyorum. Birincisi bayagi buyuk üc katli gri renkli bir binaydi. En ustunde birde cati kati vardi. Cati katinin hemen altindaki katda , Cahit Bey ve Mubeccel Hanim oturuyorlardi. Babam o zamanlar bir deniz binbasisi idi. Cahit beyde , Golcukten askerlik arkadasi idi. Zannederim rutbece babamdan daha kidemli, cok kibar bir beydi. Anneme her zaman " Bayan Lamia "diye hitaberdi. Cocuklari Ark ve Gul benden uc dort yas buyuk oldugundan onlarla pek arkadaslik edemezdim. Ama Ark'in dogum gunu partisi benim hic unatamadigim bir parti olmustu. Cukalatali pasta, uzerindeki mumlar, renkli kagitlara sarili hediyeler. Ark'a Turgut Reis'in hayatini anlatan bir kitap almistik hediye olarak. Gerci ben henuz okuma yazmayi yeni söküyordum ama nede olsa denizci cocuğuyduk ve bu kitabi annemle ben beraber seçmistik.
 
Zülal benim ilk kız arkadaşimdi. Gri evin yanindaki iki katli daha küçük bir evin ust katinda oturuyorlardi. Coğu zaman onlarin evine oynamaya giderdim. Nedense o bize pek gelmezdi. Annesi kapiyi açmadan önce gelen misafirleri kapıda en az iki üç dakika bekletirdi. Zülal'in anattiğına göre bir gün annesi banyo yaparken düşüp bayilmis. O gün evde bulunan bir akrabaları gürültüyü duyunca banyoya girmiş, Zülal'in annesini yariçiplak baygin bır vaziyette yerde yatarken bulmuştu.Hemen kendisini ayıltmış ve doktor çagirmislar. Nedense bu olayda hep aklımda kalmış. Cogu zamanda bizim evin bahcesinde kardesim Ahmet Cenan ile oynardik. Ahmet o zamanlar dort yasinda idi. Dogdugunu ilk duydugumda , dayima:" kardeşim gelsinde bir gures edelim" demisim. O zamanlar mahalle cocuklari arasinda gures etmek futbol oynamak kadar makbuldu. Ama biz pek mahalle cocuklari ile oynayacak yasda degildik. Hele "Kara Bela" denilen bir cocuk cetesi vardiki hepimiz onlardan cekindirdik. Bu cocuklar baslarina uzerinde kuru kafa resmi olan siyah korsan esarplari baglarlar hirsizlik dahil her turlu yaramazligi yaparlardi. Bizim evin bir iki ev asagisinda Amerikali cocuklarin oturdugu bir ev vardi. Bir gun onlarin bahcesinde terkedilmis bir oyuncak kamyon buldum.Kirmizi renkli piril piril parlayan bir itfaiye arabasi idi bu. Kamyonu aldim hemen eve getirdim ve yatagimin altina sakladim. Gündüzleri , Ahmetle itfaiye kamyonunu sakladigimiz yerden cikarip oynuyor, sonra gene yerine koyuyorduk.Ama birkac gun sonra Babam durumu anladi ve bana kamyonu nereden aldigimi sordu. Sonrada kamyonu hemen aldigim yere geri goturup koymami emretti. Bende uzulerek kamyonu buldugum yere goturup biraktim. Belki Amerikali cocuklar oyuncaklarinin gidip geri geldigini bile farketmemislerdi. Ama ben baskalarinin malina el surmeme konusunda onemli bir ders almistim.
 
Evimizin biraz ilersinde "Vekalet"lere (Bakanlik) dogru giden yolun basinda Jandarma Okulu vardi. Jandarma okulunun sinemasinda o zaman cogu sinemada bile daha vizyona girmemis yabanci filimler gelirdi. Haftada bir burada filim seyretmek hemde bu filimlerin renkli filimler olmasi benim icin bulunmaz bir eglence idi. Bu sınemada hiç unatamadğım ve ileride bir daha hic görmediğim üc filimi hatirlarim hep. Bunlardan birincisi ünlü Italyan tenoru Mario Lanzo'nin hayati ile ilgiliydi. Ikincisi ve bir cocuk icin dahada cekici olani inanilmaz sihirbaz Hudininin hayati ve gosterileri ile ilgiliydi. Filimin sonunda zincire baglanip bir sandigin icine giriyor ve sandik nehrin sularina indiriliyordu. Herkes Hudininin herzaman oldugu gibi zincirlerden kurtulup sandigin kilidini acacagini beklerken bu defa mucize gerceklesmiyor ve sandiktan sihirbazin cansiz bedeni cikiyor ve filim bitiyordu.Ucuncu filimin ismini ve konusunu unutmusum. Ama unutamadigim sahne filimin kahramanin olup cennete gitmesi idi. Burada cennet mavi gokyuzunun uzerinde beyaz bulutlarin uzerinde bir yerdi ve orada herkes beyaz elbiselser icindeydi.
 
Haftalik eglencelerimizden biride annemle Maltepe pazarina gitmekti.Istanbulda sokak arasinda kurulan pazarlarin aksine, Maltepe pazari Belediyenin kurdugu genis bir alanda derli toplu modern bir Pazar yeriydi .Pazarcilar kendilerine ayrilan ve üzerleri kapali bölümlerde, taze meyva, sebze, yag, yumurta gibi ürunlerini tezgahlardi. Pazar yerinin merdivenle inilen girisinde genelikle kücük küfeci cocuklarinin birikip müsteri kapmaya çalistiklari görülürdü.Yaslari benim yasimi geçmeyen bu çocuklar boylarini asan dolu küfelerin altinda ezile büzüle birkaç kurus için aldiginiz mali evinize kadar tasirlardi. Bize büyüklerimiz hep: “ Okumazsan, küfeci olursun!” demeleri bundandi belkide. Iste gene böyle bir gün küfeci çocuk arkada, biz önde evimize geliyordukki birden evimizin karsisindaki Cahit Beylerin oturdugu evin çati katinin pencerelerinden alevler ve dumanlar çiktigini gördüm.Herkes çoluk çocuk disari firlamis korku ile bu manzarayi seyrediyordu. Çok geçmeden siren sesleri içinde kirmizi bir itfaiye arabasi geldi.Itfaiyeciler merdiveni çati katina kadar uzattilar ve hortumlari ile su sıkarak kısa zamanda yangini söndürdüler.Ucuz atlatilan bu yangindan ben dersimi çikarmistim; kibritle oyun olmazdi. Belkide Ark kibritle oynarken bu yangina neden olmuştu.
FAHRÜNISA ÖGRETMEN, 124  MEHMET CEM SOLDAN 4.CÜ
ANKARA KOLLEJI. SINIF 2 B, 3 MART 1955 M.CEM( 4.sirada elinde kalem)
Ankara Kolej'inde birincı sınıfa başladıgımda henüz altı yaşındaydım. İlk gün çok heyecanlandığımı hatırlıyorum,ögretmenimiz Fahrünisa Hanım bizi sıralara kızlı erkekli karışık oturtmuştu. Butun ögrencilerin üzerinde siyah önlük ve beyaz kolalı yakalar vardı.Kısa zamanda sınıfımıza okula ve öğretmenimize alıştık. Sabah ögretmenimiz Fahrünisa Hanım sınıfa girince ayağa kalkıyor ve hep beraber " Günaydın" diyor sonra da and içiyorduk: "Türküm, doğruyum, çaliskanim. Yasam küçüklerımi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir. Varlığım Türk varlığına armağan olsun." ve yerimize oturuyorduk.
 
Önce çizgi çizmesini sonra daire yapmasını ögrendik, derken Alfabe'den okuma yazmayı söktük: "Baba bana bal al. Ali bana top at. Oya ip atla." Derken toplamayı, çikarmayi ve kerrat cetveiini, yılları ayları mevsimleri... Atatürkü ve bayrağımızı çok seviyor, yerli malları haftasında yerli malları kullanmayı tutumlu olmayı, hatta Iş Bankasının delikli kumbaralarında para biriktirmeyi ögreniyorduk. Müzık dersınde "Ali Babanın Çiftligini" yada "Kurumuş dallar, sarı yaprakları", cumartesi gunleride Bayrak merasiminde İstiklal Marşını söylüyorduk. O yıllarda Ankaranın kışları çok soğuk ve karlı geçerdi. Çoğu zaman kardan okul kapanır ya da gripten evde kalır, devamsızlığımız karnemize yazılırdı. Uzun kışın arkasından baharın gelişiyle biz cocuklarda tabiatla birlikte sevinir kendimizi okulun bahçesine atar; top, çelik çomak, köşe kapmaca, körebe gibi oyunlar oynardık. Okuldan gelince bazen Zülal'lere giderdim. O bahar, annnesi ve babası Zülal'e küçük sevimlimi, sevimli bir kuzu almışlardı. O zamanlar Ankarada kışları ısınmak için sobada kömür yakılırdı. Bahçede her daire için ayrılmış küçük bir kömürlük bulunurdu.
 
Zulal'in kuzusuda gündüzleri arka bahçede otluyor geceleride boş kömürlüklerden birinde kalıyordu. İkıncı sınıfı bıtırdıkten sonra babamın ışı dolayısıyla Almanya'a gıtme durumumuz ortaya çıkmıştı.Bır taraftan hazırlıklar yapıyor, dığer yandan arkadaşlarımdan ve çevremden ayrılacağım için üzülüyordum.Kurban bayramında hem veda hemde bayram zıyaretı ıçın Zülallerin evine uğramıstık.Zülalın o her zaman gülen sıyah gözlerı ogün nedense mahsun mahsun bakıyordu.Yüzüne dıkkatlı bakınca gözlerının kızarmış olduğunu ve ağladığını farkettim. Ne olduğunu sorunca, bana kurban bayramı dolayısıyla kuzusunun kesildiğini ve etinın konu komşuya dağıtıldığını söyledi. Etten bizim payımızada bir parça düşmüştü, ama o gün ben yemek yiyemedim, lokmalar boğazıma düğüplenıp durdu. Galiba ,bu Zülal'i son görüşümdü. Nereden bilirdimki hayat hep böyle ayrılıklarla dolu olacaktı ve ben onu hep, iri siyah göz bebeklerinin etrafı kızarmış mahsun bakışlarıyla hatırlayacaktım.
 
Cem Özmeral
 21 Ocak, 2007
 Columbus,Ohio
BACK TO TOP/EN BASA
NEXT/BIR SONRAKI
BACK HOME/ANA SAYFA

                                                                                               

                                                                                                       Page copy protected against web site content infringement by Copyscape                            
                                                                                              ©2014.All rights reserved        

Website powered by Network Solutions®