istanbullite.com

NOSTALGIC WRITINGS BY AN ISTANBULITE © Since 2002

HOME ↓

ABOUT US/BIZ KIMIZ ?

ISTANBUL&TURKEY TRAVEL

ISTANBUL TRANSPORTATION

LIVE TURKISH TV AND MEDIA

NEWS FROM COLUMBUS,OHIO

LINKS

CONTACT US/İLETIŞİM

EVLIYA CELEBI RUYASI

ISTANBUL SUR-ICI ↓

YEDI KULE ZINDANLARI

KAYBOLAN KIR TEPEBAG

SEHZADEBASI DIREKLERARASI

LALELI BABA

MIHRIMAH CAMILERI

CEVIZAGACI- GOTLAR SUTUNU

TEKFUR SARAYI

ISTANBULUN ALTI 1,2

ISTANBULUN ALTI 3,4

HALICTE BIR VAPUR GEZISI

SUMBUL EFENDI

MILION TASI

KOCAMUSTAFAPASADAKI KOSK

ISTANBUL SUR KAPILARI

ISTANBUL TURBELERI/TOMBS

AHMET SARACBASI EFENDI

7 TEPE 700 CAMI ISTANBUL

ISTANBUL SUR- DISI↓

BOSTANCIDAKI BEYAZ KOSK

BALIK UZERINE LAKIRDI

GOKSU DERESI

SAHIL YOLUNDA SABAH

BIR TEPE, BIR KALE

CARPISAN KAYALAR

ISTANBULLU OLMAK

KANDILLIDE BIR GECE

SHOW ME BIG MONEY

SAIRLER SOFASI

HIKAYELI RESIMLER

1CE UPON A TIME ISTANBUL

ARA GULER'S ISTANBUL

ISTANBULUN 77 ISMI

ISTANBUL ICI-DISI ↓

6 MERMER 23 TILSIMLI TAS

HAYDARPASANIN ÖYKÜSÜ

YILDIZ KORUSU

HUNKAR'A GIDELIM

IBRAHIM PASA SARAYI

ABBAS AGA PARKI

TOPKAPI ANIT MEZARLARI

SULEYMANIYEDE BIR GEZI

BAHARIYEDE SINEMALAR

BEYAZIT KULESI

HARBIYE NEZARETI

HAYDARPASA KIRIM MEZARL.

ARCADIUS'UN SUTUNU

OSMANLI EFSANELERI

BIZANS VE KURULUS MITLERI

ISTANBUL DERE TEPE↓

FLORYA DENIZ KOSKU

OZLENEN ESKI ISTANBULMU?

DOGANCILAR PARKI

ULUBATLI VE MIHRIMAHCAMII

HALICTE BIR SEMT: FENER

TARIHTEN KAPAKLAR ↓

ATATURK ALBUMU

1953 DE ANIT KABIR

10 KASIM 1938

ATATURK'UN BINMEDIGI UCAK

ATATURK TBMM KONUSMASI

ATATURK'U ANLAMAK

ATATURKUN EVI VE MEKTEBI

ATATURK'UN AKARETLER EVI

ATATURK MUZE KOSKU

HEYBELIADA DENIZ LISESI

INONU DENIZ LISESINDE1934

INONU HARPOKULUNDA ,1942

VEKILLER VE RESMIGECITLER

BU ANZACLAR NEREDE?

RUYA

CANAKKALE, TRUVA

BOSTANCIDA BIR NIŞAN

JAPONLARIN 1934 ZIYARETI

GOLCUK VE YAVUZ-HAVUZ

GAZOZ KAPAKLARI

BIZANSLI VE BEYAZITLI

KADIKOY, ISKELEDE SABAH

ARMONIKA CALAN KIZ

1975 DE BIR ASK HIKAYESI

METEOR CUKURU

MINIBUS SOFORU ZEYNEL

ANTIPHELLUS BALIKCISI

BIR EGE DILBERI

BIR RUYA

ASOSDA BIR GUN

TWILIGHT ZONE

BEN SERVISCIYIM ABI

BIT PAZARINA NUR YAGDI

VATMAN ALI BEY

ADAM

BIR KARANFILLI ADAM

KINDER HEIM

ZULAL

YESIL KAPI

GENC OSMAN MONOLOGU

DENIZ YILDIZININ OYKUSU

CESITLI KAPAKLAR ↓

MUZE EV

ANNEMIN SANDIGINDAN

1942 DE EN UZUN YOLCULUK

PARIS GOZLENIMLERI

MAHMEDET HOCA

SOLUK MAVI NOKTA

OSMANLI TOKATI VE HIGH 5

HIZIR ILYAS

29 TESRIN

GAZOZ KAPAGI (ORIJINAL)

COLA TURCA

HARICTEN GAZEL

ŞEREF STADI (SOCCER)

CHAMPION BESIKTAS

BESIKTAS STADIUM & FANS

A VISIT TO INONU, 2011

RICARDO ICIN

WITH BJK PLAYERS OF 2011

BJK NEVZATDEMIR FACILITY

BESIKTAS'S USA TOURS

SAMPIYONLUKLAR MIMARI

Q7,GUTI&IVERSON

KAYA KAPTAN

DR. VEDII TOSUNCUK

BJK VE CIRAGAN SARAYI

1964 ALI SAMI YEN ACILISI

ELLI YIL SONRA PRATER'DE

PANTER KALECI

ESKI BIR MILLI MAC

KARANFILLI ADAM

BIR YASAM TARZI

TEMİZ FUTBOL

BERLIN PANTERI

SARI LACIVERT

INSIDE FENER STADIUM

YUSUF ILE SANLI

PASKAL VE BJK FORMASI

KUCUK AHMET

DEMIROREN'E ACIK MEKTUP

GUVEN ONUT

BABA BOSQUE

HELE HELE SERGEN KAPTAN

TAKSM KIŞLASI CIRCA 1925

GELINCİK TARLALARI

CAPS IN ENGLISH ↓

OUR OLYMPIAN IN OUR HEART

MY TRIP ON THE MEGABUS

LYCIAN CITIES OF TURKEY

1937 BERLIN LETTERS

SULTAN SULEIMAN

TURKEY&THANKSGIVING

EINSTEIN'S PLEA TO TURKEY

TURKISH HELP TO IRISH

USA MILITARY IN TURKEY

ATATURK-ROOSEVELT LETTERS

PRESIDENT OBAMA'S TRIP

FLAG RAISING CEREMONY

RENAISSANCE MAN

"NOAH'S ARK" OR IS IT ?

STORY OF SANTA CLAUS

STORY TELLER OF ANATOLIA

TURKISH COFFEE

DOWN CAFE

ECEVIT IN NEWYORK 2002

SUKI, OUR CAT

HERR WAMLEK

ISTANBUL STORIES ↓

IN SEARCH OF LULU

TRANSFORMING OF SS SOLACE

ZEYREK MOSQUE& MONASTERY

COLUMN OF THE MARCIANUS

TRUE CROSS IN ISTANBUL ?

ISTANBUL MYTHS IN ENGLISH

LEGEND OF LEANDER'S TOWER

77 NAMES OF ISTANBUL

7HILLS 700MOSQUES ISTANB.

7 Churches of Anatolia

ISTANBUL VIDEOS

PANAROMIC TOURS/SANAL TUR

CARTE POSTALE NOSTALGIA↓

KARTPOSTAL TURKIYE32-1944

MY MOTHERS ISTANBUL YEARS

MY FATHER'S BERLIN 1937

GERMAN WEHRMACHT 1937

POSTCARDS USA 1944

CARTOLINA POSTALE ITALIA

C.POSTALE EUROPA 1937-946

POST-CARD EGYPT 1942

POSTCARD, MIDDLE EAST

DIYARBAKIR 1955

SOUTH EASTERN TURKEY 1955

ANKARA&ISTANBUL 1956

PARIS 1956

JUKE BOX NOSTALGIA ↓

MUZIK VE BEN

1957-1960 POP

1960-1970 POP

1970-1980 POP

1980-1990 POP

FATHER OF ANADOLU POP

TURKISH MUSIC PORTAL

NESET ERTAS USTA

PLAY FOR THE NATURE

TURKIYE PHOTOS ↓

ADALAR/PRINCE ISLANDS

ISTANBUL PICTURES

ISTANBUL GATES&DOORS

ISTANBUL TOP TEN MUST SEE

ISTANBUL FERRY LANDINGS

ISTANBUL BAZAARS

BOSPHORUS, ISTANBUL

A GOLDENHORN FERRY TRIP

BEYOGLU PICS

BODRUM

CAPPADOCIA

KAS,KALKAN,DEMRE

ALANYA

DALYAN, GOCEK, FETHIYE

ANKARA

TWIN BEAUTIES/IKIZGUZELLE

PHOTOS USA & WORLD ↓

WALKING THE TRAIL

LAS VEGAS

LAKE MEAD,NEVADA

PHILADELPHIA

PARIS

BOSTON

CHICAGO

ITALIA

LONDON 1967

INDIA/NEPAL

CARIBBEAN ISLANDS

DARFUR/SUDAN

SANFRANSISCO AND MONTERY

SAN ANTONIO, TEXAS

San Diego

NEW ORLEANS

NEW YORK

PENNSTATE

PRESIDENTS & KINGS TOMBS

FLAG RAISING IN COLUMBUS

ISLAND OF KOS VIDEO

DURUPINAR MATERNAL F.TREE

AILE/FAMILY BLOG ↓

ESRA'S WEDDING ALBUMS

ESRA'S BRIDAL SHOWERS

ESRA PINAR FILES

DURUPINAR PATERNAL F.TREE

OZMERAL MATERNAL F. TREE

LAMIA&HAMZA VIDEO 1999

OZMERAL PATERNAL F.TREE

BABY MADISON FABLE

BABY TAYLOR FABLE

TAYLOR BABY&TODDLER YEARS

WEILS' WEDDING AND HOUSE

ASLI'S SHOWERS 2008-2009

FAMILY HOLIDAY PICTURES

ANNEM

MY MOTHER LAMIA

ANNEMIZ LAMIA

LAMIA HAMINNE AND TAYLOR

DOGUM GUNU,ANNELER GUNU

"EVIM/HOME"

NOSTALJI TRENI

LIFE OF MY FATHER

REUNITED/ONLAR KAVUSTULAR

SON CINAR BULENTSARACOGLU

I-FOOD

ISTANBULLITE'S FOOD

STREET FOOD

GOLDEN CORRAL COLUMBUS

ANNE'S COOK BOOK

CAFE ISTANBUL

I-LOG

NOVEMBER 2012

OCTOBER 2012

BAGDAT CADDESI

SEPTEMBER 2012

AUGUST 2012

JULY 2012

JUNE 2012

MAY 2012

APRIL,2012

MARCH 2012

FEBRUARY 2012

JANUARY 2012

DECEMBER 2O11

NOVEMBER 2011

OCTOBER 2011

Translate
Bookmark and Share
HAYDARPAŞA KIRIM MEZARLIĞI
Haydarpasa ve Trenler
The Cemetery of Crimean Heroes, Scutari Preziosi, Aloysius Rosarius Amadeus Raymondus Andreas,1865

Belki on yıldır gerçekleştirmeyi düşündüğüm ve bir türlü yapamadığım bir projem, yapılacaklar listemde yatar durur: Haydarpaşada’ki Kırım İngiliz Mezarlığını ziyaret etmek ve bu konuda tanıtıcı bir yazı yazmak. Gene yıllar önce sevgili aile dostumuz rahmetli Tahir Şaman’la bu isteğimi paylaşmış, o  da bana burayı çok merak ettiğini söylemişti. Tahir uzun seneler Londra da yaşadıktan sonra eşi ile birlikte Türkiye’ye kesin dönüş yapmıştı. Bana “ İstanbul da mezarlıklar doldu, belki bizi bu mezarlığa kabul ederler”‘ diye şakalaştığını anımsıyorum. İşte birazda bu duygular içinde Kasım başında soğuk ve bulutlu bir gün Kadıköy İskele meydanından  yola çıktım.

İstanbul un Kasım ayındaki havasını unutmuşum. Deniz kenarında rutubet yüklü rüzgar insanın ciğerine işliyor. Kıyı kıyı önce Haydarpaşa Garına yürüdüm, burada ilerideki yazılarıma konu olabilecek bir kaç resim çektikten sonra deniz kenarından uzun çifte minareli camiye doğru geriye döndüm. Camiyi geçtikten sonra, hemen sol taraftaki merdivenlerden Kadıköy’ü Üsküdar’a bağlayan yola çıkıyorsunuz. Trenlerin altından geçtiği köprü, fotoğraf meraklıları için ideal bir nokta. Amerika da Kodak’ın turistik yerlerde resim çekmen için ideal nokta diye işaretlediği yerler vardır, burasıda öyle.  Resimlerde Haydarpaşa İstasyonu hep önden görüntülenir, oysa önden orası sadece bir Vapur İskelesidir. Tarihi iskeleye vapurlar yanaşır, etrafınızda martılar ve güvercinler uçuşur. Halbuki arkadan, köprü üstünden kuş bakışı Haydarpaşa ya bakarsanız tren istasyonunu görürsünüz: peronları, rayları, makasları, trenleri, raylar üzerinde gidip gelen lokomotifleri ile. Köprü üzerinden bu görüntülerden bir kaç kareyi çektikten sonra Üsküdar istikametine doğru yürümeye devam ediyorum, bir taraftan da Haydarpaşa  Kırım mezarlığının nasıl ve neden kurulduğunu düşünüyorum.

Kırım Harbi 1853-1856 yılları arasında Ruslara karşı İngilizlerin Fransız ve Osmanlı ortaklığı ile başlattığı bir savaş. Bu devirde gerileme sürecindeki Osmanlı İmparatorluğunun nüfuz alanını paylaşmak için bir çok cephede birden savaşılıyor, ama savaşın en kanlı ve kesif bölümü Kırım yarımadasında oluyor. Kırım savaşının önemi tarihi sonuçları kadar Florence Nightingale adlı genç bir İngiliz kızının, asilzade ailesine  karşı gelerek savaş  meydanında İngiliz askerlerini tedavi etmeyi, ailesinin yanında yaşamaya tercih etmesi ve modern hastabakıcılığın bir yerde bu savaşta  başlaması gibi bir sonucu da vardır.  Florence Nightingale hem hijyene verdiği önem hemde topladığı  istatistik bilgilerin ışığında sürdürdüğü tedavilerle bir taraftan yaralıların hayatını kurtarmaya çalışırken diğer taraftan da kolera salgını ile uğraşıyor. Harp sonunda uzun uğraşlardan sonra İngiliz hükumetini ikna ederek, Padişahında onayı ile Selimiye kışlasında bir hastane kuruyor. Burada kolera salgını ile amansız bir savaş veriliyor, ilk başlangıçta yetersiz şartlarda binlerce İngiliz askeri koleradan ölüyor. Her nekadar bir o kadarıda kurtulsa bile 6000 İngiliz askeri Selimiye kışlasında hayata veda ediyor. İngiliz hükümetinin ricası ile 1855 yılında, Padişahın yazlık köşkünün bulunduğu

HAYDARPASA KIRIM MEZARLIGI KROKISI*
sonradan Haydarpaşa İstasyonun kurulacağı yere yakın koru İngilizlere mezarlık olarak tahsis ediliyor.Selimiye kışlasında  çoğu koleradan ölen 6000 İngiliz askeride buraya gömülüyor. Kraliçe Victoria Kırım harbinde ölen İngiliz askerlerinin anısına buraya tam 28 metre boyunda , kaidesinde melek heykelleri olan bir dikilitaş diktiriyor. Aradan bir yirmi yıl geçecek ve İngilizler gene Padişaha başvurarak mezarların bulunduğu tepenin hemen altındaki bayırdaki araziyi de  satın alarak mezarlığı  genişleteceklerdir.  İleriki yıllarda bu bölümde ikiye ayrılacak, ve ilk bölüme  İstanbulda ve  Türkiyede yaşamış ve bu topraklarda hayata veda etmiş İngilizler, diğer bölüme ise I. ve  II Dünya savaşlarında Türkiye toprakları yakınında ölen İngiliz ve Commenwealth askerleri gömülecektir.

Elimde Google’dan çıkardığım harita  eski Tıbbiye Caddesinden yürüyerek tepedeki ağaçlardan mezarlığın olduğu yeri tahmin ediyorum  Ne var ki oraya giden patika yol kapalı,önünde uzun bir  demir kapı var, belli ki artık bu yol kullanılmıyor. Yolun karşısına geçerek oradaki  büfe görevlisine soruyorum.  “GATA’yı * geçip onun yanındaki yoldan aşağıya ineceksiniz “ diyor görevli. Aslında mezarlık GATA nın tam arkasında, kapıda kontrol var, hastanenin bütün binalarını geçip, eski Haydarpaşa Lisesi, şimdiki Marmara Üniversitesinin o heybetli binasının yanından aşağıya doğru iniyorum.

Duvarların bittiği ve yolun Harem’e doğru kıvrıldığı yerde GATA’nın alt  giriş kapısı var. Bunun hemen yanından gene hastanenin duvarlarını takip ederek  aşağıya doğru yüz metre kadar bir yol iniyor. Haydarpaşa Kırım mezarlığının kapısıda burada, açık kapıdan içeri giriyorum. Sağımdaki küçük bir bina, mezarlık görevlisinin oturduğu yer. Hemen karşısinda ki çınar ağacına zincirle bağlı koca  bir köpek. Zannederim bir  kurt köpeği belkide bir çoban köpeği. Beni görünce cinhıraş bir şekilde havlamaya başlıyor. Bekçi dışarı çıkacak diye ümit ediyorum ama ne gelen ne giden var. Birazda çekinerek kapıdan içeri giriyorum, deniz üstündeki tepeye doğru yürürken köpek havlamaya devam ediyor.

Sağ tarafta yemyeşil çimlik bir alan, çimlerin bittiği tepenin üzerinde sıra sıra servi ve kestane ağaçları ve altlarında da on on beş kadar beyaz mermerden mezar taşı ve haçlar. Oraya doğru yürüyorum ve alçak beyaz parmaklıkların arkasından tarihi yarımadaya bakıyorum. İstanbulu, Çamlıca tepesinden, Galata ve Beyazıt kulelerinden, Kız Kulesinden, Eyüp te Pier Loti’den ve Saray burnunda Gotlar sütunu civarından seyretmekten ne kadar zevk aldıysam, buradanda  panoromayı seyretmekten ayrı bir haz alıyorum.  Kırım savaşının talihsiz kurbanları, İngilterede kıyıda köşedeki eski bir kilise yanında yatacağına burada oldukları için talihliler diye düşünüyorum. Çimlerin çakıltaşlı yola yakın bölümünde lahit gibi kocaman, iki metre boyunda bir metre eninde mermerden  iki mezar var. Selimiye kışlasında koleradan  ölenlerin çoğu toplu olarak buraya gömülmüş.

Tepenin üzerinden soldaki yoldan aşağıya doğru yürüyorum . Gene yemyeşil bir düzlük ve

Kirim Savasi Mezarlari, 1.Bolge
Kralice Victoria Kirim Aniti
Kirim Aniti Kaidesi
yolun hemen yanında göğe doğru uzanan ve at meydanındaki Mısır Obeliskinden iki metre daha uzun olan Kırım Anıtı.  Bu dikilitaşı 1857 yılında kraliçe Victoria diktirmiş. Anıtın kaidesinin dört köşesinde birer melek heykeli var. Hepsinin başında Osmanlı sarığına benzeyen başlıklar, koltuklarının altında, kanatları olduğunu tahmin ettiğim tüyler ve sol ellerinde birer küçük çelenk. Kaidenin dört tarafinda da bu anıtın 1854-1855 ve 1856 yıllarında Kırım savaşlarında ölen askerler için dikildiği yazıyor. Kırım savaşının başladığı tarihten tam yüzyıl sonra 1954 yılında İmparatorluk bayramında, anıtın denize bakan yüzüne, kaidenin alt bölümüne, Florence Nightingale in anısına bronz bir plaket takılmış. Plakette aynen şöyle yazıyor:

TO FLORENCE NIGHTINGALE, WHOSE WORK NEAR THE CEMETERY A CENTURY AGO RELIEVED MUCH HUMAN SUFFERING AND LAID THE FOUNDATIONS FOR THE NURSING PROFESSION

YÜZYIL ÖNCE MEZARLIĞIN YAKININDAKİ ÇABALARI İLE  INSANOĞLUNUN AZABINI
GEÇİRTEN VE HASTABAKICILIK MESLEĞİNİN TEMELLERİNİ ATAN FLORENCE NIGHTINGALE’E

Kırım dikilitaşınınn yanından aşağıya doğru yürürken ister istemez vapurla Haydarpaşa önünden İstanbula giderken bu anıta hiç dikkat etmediğimi düşünüyorum, aynen Sarayburnu önünden geçerken görmediğim Gotlar sütunu gibi. Simdi mezarlığın, çoğu sivil olan İngilizlerin  yattığı ikinci bölümündeyim. Buraya girmeden önce, en çok dikkati çeken, ağaçların dibindeki yapı, mermerden yapılmış küçük bir sunak. Beyaz mermerden yapılmış taş binanın önünde eski  Yunan mabetlerini andıran dört sütun ve ortasında demir bir kapı var. Kapalı kapıdan içeriye bakıyorum, uzun bir sehpa ve üzerinde bir incil. Sunakın damının kirişinin altında sunakın kimin  anısına yapıldığı yazıyor Latince:

NICOLAUS RODERICUS O’CONNOR BRITANNIAE REGIS APUD OTTMANARUM
IMPORETOREM LEGATUS PIE OBITT DIE IXI MARTII AD MDCCCXIII

Sir O’ Connor İngilterenin Osmanlı İmparatorluğu nezdindeki Büyükelçisi imiş ve 1898-1908 yılları arasında burada görev yapmış. Sivillerin mezarlığı yemyeşil çimler arasında, çoğu beyaz mermerden haçlar ve kırmızı granitden taşlarla kaplı 700 kadar mezartaşının yer aldığı bir alan. Burada yatan İngilizlerin çoğu İstanbulda yada Türkiye’de resmi görev yapmış İngilizler, kimide burada yaşamış ve bu toprakları şevmiş sıradan kişiler. Hatta iki yeni mezar gördüm ki bunlar hristiyan mezarlarının aksine, bizim mezarların aynısı, yerden yüksek ve dört tarafı mermerle duvarlanmış bir yatak şeklinde yapılmış.

Haydarpaşa mezarlığının beni en etkileyen bölümü ise üçüncü kısmı. Burası sivil mezarlarının  

O'Connor Sunaki
O'Connor Sunak Onu
Sivil Mezarlar, 2.Bolge
tam karşısında hastanenin duvarlarına doğru yükselen tepeciğin hemen dibinde. Yarım bir futbol sahası düşünün etrafı incir yaprağına benzeyen yapraklardan oluşan yeşil bir çitle çevrilmiş. Çim sahanın ortasında yüzlerce kitap büyüklüğünde beyaz mermer den taşlar, Çanakkale deki şehitlerimizin yattığı mezarlıkları andırıyor. Burasi birinci ve ikinci dünya savaşlarında ölen İngiliz askerlerinin mezarları, kimisi Türkiyede, kimisi Türkiyenin sınırlarında, kimisi esir kamplarında ölmüş, çoğu er ve erat. Her beyaz mezar taşının yanında değişik bir çiçek dikilmiş, birinde kırmızı bir gül, birinde sari bir kasımpatı, kiminde kadife şarap rengi bir çiçek. Bazen de bodur bir çam ve minyatür bir nar ağacı. İnsan burada nerede olduğunu unutuyor, bir taraftan kitap gibi taşları okuyor, öbür yandan da hayranlıkla çiçekleri seyrediyor ve kokluyor.

Gene bu bölümde İngiltere İmparatorluğu için savaşırken ölen Hintli ve Sikh askerlerine ayrılmış bir bölüm var. Buradaki, anıtda bu askerlerin 1919 yılında öldükleri ve 1961 yılına kadar Maslak ve Osmaniye deki Hint mezarlıklarında  gömülü oldukları ve bu tarihte bu mezarlıkların bakımının  imkansız hale gelmesi nedeniyle buraya nakledildiği yazıyor. Bunların Hintli olanlarının ateşte yakılmış külleri bu mermer anıtın etrafına serpiştirilmiş, Müslüman olanlarda İslami adetlere göre buraya tekrar gömülmüş. Ben pembe mermerden yapılmış  kitabeyi incelerken, mezar ligin koruma görevlisi yanıma yaklaştı ve okuduklarıma ve gördüklerime fazlaca bir ilavesi olmayan birkaç bilgi verdi ve yanımdan uzaklaştı.

Bende, yeşil çimlerin arasındaki yoldan, tekrar giriş kapısına doğru yöneldim. Yolun sağındaa sıra sıra kestane ağaçları, meyvalarını yerlere dökmüşlerdi. Kapıdan çıkarken bekçi köpeği beni havlaya havlaya GATA nın kapısına doğru uğurladı. Yokuşu tırmandım, Marmara Üniversitesinin önünden geçerek  Florence Nightingale’in bir zamanlar  hastalarına a baktığı  Selimiye Kışlasına vardım. Oradaki küçücük müzeyi görmek isterdim ama burası askeri bölge olduğu için belkide önceden izin almak gerekirdi. Üsküdar’a doğru yoluma devam ettim,  Çicekçide Karaca Ahmet’e uğrayacak ve burada 2006 yılında kaybettigim sevgili  babamın kabristanını ziyaret edecektim.

Cem Özmeral
20 Kasım 2011
Dublin Ohio

Dunya Savaslari Mezarlari ,3.Bolge
Er ve Subay mezarlari
Dunya Savasi Icin Anit, Arkada GATA
*GATA: Askeri Hastane

*Haydarpasa Kirim Mezarligi Krokisini on yil once internetten basmistim. Maalesef siteyi aramama ragmen bulamadim. Turkce yazilari ben yerlestirdim.C.O.


View Larger Map
BACK TO TOP/EN BASA
NEXT/BIR SONRAKI
BACK HOME/ANA SAYFA

                                                                                               

                                                                                                       Page copy protected against web site content infringement by Copyscape                            
                                                                                              ©2012.All rights reserved        

Website powered by Network Solutions®