Geçen yıl 29 Ekim de Bağdat Caddesinde idim. Bu yıl aynı gün Chicago da bir gün sonraki İstanbul yolculuğuna son hazırlıkları yapıyor olacağım. Hatırlayacağınız gibi geçen yıl hükümet terör olaylarında şehit düşen asker ve vatandaşlarımızı mazeret gösterek yurt dışı dahil bütün resmi kutlamaları iptal etmişti. Oysa, Türkiye Cumhuriyetini korumak için gencecik yaşta en kutsal hakları olan yaşama hakkından olan şehitlerimizi anmak için insanların birlikteliğini sağlayan Cumhuriyet törenlerinden daha anlamlı güzel bir fırsat olurmuydu? Amerika’daki bütün dernekler bu yasağa aldırmadan her yıl olduğu gibi bu etkinlikleri müzikli kutlama boyutunu ölçülü tutarak, bunu Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkma ve şehitlerimizi anma şölenine dönüştürdü.
İstanbulda “hem yasak hemde başka olaylar olacak aman sokağa çıkmayın “ dendi. Her Bağdat Caddeli gibi ben de bunu dinlemedim, candost Semi ile birlikte bayraklarımızı alıp Caddeye çıktık. İnsanlar akın akın ellerinde bayraklar, Atatürk resimleri, şehitlerin resimleri , çoluğu ile çocuğu ile sokaktaydı. Minicik dört beş yaşında bebeler ellerinde bayraklar, renkli giysileri içinde podyumların üstünde Onuncu Yıl marşları eşliğinde zıplayıp duruyorlardı.
Duyduğuma göre bu yıl Büyükşehir BelediyesiBağdat Caddesini bayraklar ve kendi logolu amblemleri ile süslemek istemiş ve Kadıköy belediyesi ise buna karşı çıkmış ve bayrakların yanına Atatürk panolarını asmak istemiş. Sosyal medyada durumun duyulması üzerine gelen tepkiden dolayı Büyük şehir Belediyesi geri adım atmış ve Atatürk resimlerine onay vermiş !
Siz hiç merak etmeyin ister izin verin, ister vermeyin ; Bağdat Caddeli dinlemez. Atatürk’ün resimleri ellerinde, ilkeleri beyinlerinde, ve ruhu kalplerinde sokaklara her zaman olduğu gibi gene çoluk çocuk dökülecekler ve Cumhuriyet Bayramını istedikleri şekilde kutlayacaklardır. Bütün dostlarımızın Cumhuriyet bayramı ve bir önceki Kurban bayramını kutlu olsun.