istanbullite.com

NOSTALGIC WRITINGS BY AN ISTANBULITE © Since 2002

HOME ↓

ABOUT US/BIZ KIMIZ ?

E.Y.V 2019 AWARD CEREMONY

ISTANBUL&TURKEY TRAVEL

TIPS FOR TOURISTS 2022

ISTANBUL TRANSPORTATION

ISTANBUL 360 PANOROMIC

LIVE TURKISH TV AND MEDIA

TURKS AT UNION CEMETERY

NEWS FROM COLUMBUS,OHIO

NOSTALJIK TAACO.org

LEGAL NOTICE

CONTACT US/İLETIŞİM

ATATURK

ATATURK ALBUMU

A VISIT TO ANITKABIR 2015

1953 DE ANIT KABIR

BANDIRMA ILE SAMSUNA

ATATURK'E MECLISTE KOMPLO

ATATURK'UN BINMEDIGI UCAK

ATATUTURKUN 10.YIL NUTKU

ATATURK TBMM KONUSMASI

101 YILLIK BIR GAZETE

ATATURK'UN DEDE EVI

ATATURKUN EVI VE MEKTEBI

10 KASIM 1938

ATATURK'U ANLAMAK

STATUE OF ATATUTURK IN DC

ATATURK'UN IKI PORTRESI

SARAYBURNU ATA HEYKELI

ATATURK'UN KOLIBASI

ATATURK VE CINAR AGACI

ATATURK VE DIN

ATATURK'UN AKARETLER EVI

ATATURK MUZE KOSKU

ISTANBUL SUR-ICI

YEDI KULE ZINDANLARI

KAYBOLAN KIR TEPEBAG

SEHZADEBASI DIREKLERARASI

LALELI BABA

MIHRIMAH CAMILERI

CEVIZAGACI- GOTLAR SUTUNU

TEKFUR SARAYI

ISTANBULUN ALTI 1,2

ISTANBULUN ALTI 3,4

HALICTE BIR VAPUR GEZISI

SADRAZAM KOCAMUSTAFA PASA

SUMBUL EFENDI

MILION TASI

BALIK UZERINE LAKIRDI

BOSTANCIDAKI BEYAZ KOSK

GOKSU DERESI

SAHIL YOLUNDA SABAH

BIR TEPE, BIR KALE

CARPISAN KAYALAR

KANDILLIDE BIR GECE

ISTANBULLU OLMAK

RAMAZANDA ESKI ISTANBUL

KOCAMUSTAFAPASADAKI KOSK

AHMET SARACBASI EFENDI

SHOW ME BIG MONEY

ISTANBUL DERETEPE

HARBIYE NEZARETI

BEYAZIT KULESI

ARCADIUS'UN SUTUNU

6 MERMER 23 TILSIMLI TAS

SULEYMANIYEDE BIR GEZI

BAHARIYEDE SINEMALAR

PARGALI SARAYI VE MEZARI

ULUBATLI VE MIHRIMAHCAMII

TOPKAPI ANIT MEZARLARI

HALICTE BIR SEMT: FENER

YILDIZ KORUSU

HUNKAR'A GIDELIM

ABBAS AGA PARKI

HAYDARPASA KIRIM MEZARL.

HAYDARPASANIN OYKÜSU

DOGANCILAR PARKI

OSMANLI EFSANELERI

USKUDARLI GUZEL BALIKCI

BIZANS VE KURULUS MITLERI

BULGURLU HAMAMI

YAHYA EFENDI DERGAHI

ISTANBUL SEYYAHI

AT MEYDANI

KADIRGA'DA SOKAKLAR

KIRIK MINARE

EVLIYA CELEBI RUYASI

SEPETCILER KASRI

GALATADA GEZINTILER

KARAKOYDE YIKILAN CAMI

BIR SAMATYA GEZISI

FLORYA DENIZ KOSKU

SULTAN SELIM CAMII

5.TEPEDEN HALICE

PERA PALASIN GIZEMLERI

PERA PASTANELERI

MACKA SIRTLARI

MARMARAY VE TAKSIM

BEZMI ALEM VALIDE SULTAN

MECIDIYEKOY LIKOR FABRIK

ABDULHAMITIN YILDIZ CAMII

IHLAMUR KASIRLARI

KUCUKYALI VE SATYROS

KUZGUNCUK

KAVAK SARAYI VE SELIMIYE

SANCAKLAR CAMII

ISTANBUL EVVELZAMAN

EKATERINA AYAZMASI

YAVUZ ERSINAN CAMII

KUS KONMAZ CAMII

BAHARIYE ADALARI GEZISI

RIVA:BIR DERE,BIR KALE

TARIHI YARIMADA VE SURLAR

GALATA SURLARININ IZLERI

ADALET KULESI

SARAYBURNU'NDA GEZINTILER

GALATA SURLARI IZLERI 2

YILDIZ SARAYLARI

ISTANBUL PARKLARI

SAIRLER SOFASI

AKSAMCILAR VE MEYHANELER

1960 DA ISTANBUL TIPLERI

KAPALI CARSI KAPISINDAN

UC ESKI ISTANBULITE

BIRKAC ESKI SAMATYALI

OZLENEN ESKI ISTANBULMU?

LULU'YU ARAYIS

ISTANBUL KIYI KÖŞE

CAMDAKI KIZ KONAGI

KABATAS HADIKA TASI

BARBAROS'UN TURBESI

TOPHANEDEN GALATAPORT'A

KAMONDO MERDIVENLERI

ISTANBULUN KAYIP DERELERI

MODA KOYU

ISTANBUL'UN GAZHANELERI

MIMAR MONGERI YAPITLARI

TEKFUR SARAYI 2020

BEBEK VE NAZMI

ISTANBUL EMEKCI HEYKELERI

TARLABAŞI

EDIRNEKAPIDA BRUNO TAUT

BANLIYO TREN ISTASYONLARI

ALTIYOLDAKI DOGUSEN BOGA

SOKAK SATICILARI

MIMAR VEDAT TEK YAPITLARI

PONTOKRATOR SARNICI

NUR-U OSMANIYE CAMII

THUTMOSIS DIKILITASI

AYDOS KALESI

D.BAHCE SARAY TIYATROSU

BUYUKDEREDEN BRINDISIYE

AYASTEFANOS RUS ANITI

ESKI GALATA KOPRUSU

HIKAYELI RESIMLER

O ISTANBUL

NISAN TASLARI VE OKCULUK

LALE PUDDING SHOP

MOLLA LUTFI

MYRELAION MANASTIRI

HAYRATIYE KÖPRÜSÜ

LAHANACILAR v BAMYACILAR

KADIKOY MANZARASI

TEYYARE APARTMANLARI

KÜLLÜK KAHVEHANESI

RUMELI KAVAGI

EGE VE ANADOLU

AFRODISIAS HEYKELLERI

RODOS PAPAGANLI RESTORAN

RODOS SURLARI DUVARLARI

GÜNÜBIRLIK RODOS ADASI

CITY OF LAODICEA

APHRODISIAS

GUZEL FOÇA- BELLE PHOKAIA

KARS ANILARI

ANCIENT CITY OF ANI,KARS

ARDAHAN SEYTAN KALESI

KARS'DAKI DEDEMI ARIYORUM

KARS'DA MUTLU SON

KOS ADASI ANILARI

KARAGOZ HACIVAT MUZESI

BEN SERVISCIYIM ABI

ASOSDA BIR GUN

ANTIPHELLUS BALIKCISI

TWILIGHT ZONE

TARIHTEN KAPAKLAR

INONU HARPOKULUNDA ,1942

1987 HALK OYLAMASI

CHICAGO DA II. ABDULHAMIT

HEYBELIADA DENIZ LISESI

INONU DENIZ LISESINDE1934

ANLATILMAYAN ISMET INONU

VEKILLER VE RESMIGECITLER

BU ANZACLAR NEREDE?

ISTANBUL ARKEOLOJI MUZESI

HARBIYE ASKERI MUZESI

CANAKKALE, TRUVA

BOSTANCIDA BIR NIŞAN

GOLCUK VE YAVUZ-HAVUZ

JAPONLARIN 1934 ZIYARETI

GAZOZ KAPAKLARI

ÇUKUR VE TURKIYE

HALIL EFE VE CAKIR GUSSUN

BIZANSLI VE BEYAZITLI

KADIKOY, ISKELEDE SABAH

BIR BAYRAM YAZISI

ARMONIKA CALAN KIZ

PARIS GOZLENIMLERI

METEOR CUKURU

MINIBUS SOFORU ZEYNEL

BIR EGE DILBERI

BIT PAZARINA NUR YAGDI

BIR RUYA

ADAM

DENIZ YILDIZININ OYKUSU

SOLUK MAVI NOKTA

GENC OSMAN MONOLOGU

OSMANLI TOKATI VE HIGH 5

HIZIR ILYAS

COLA TURCA

GAZOZ KAPAGI (ORIJINAL)

HARICTEN GAZEL

PORTRELER VE INSANLAR

CERRAHE SALIHA HATUN

TEYYARECI FETHI BEY

ALI VE NINO'NUN ÖYKÜSÜ

GÜZEL INSAN YILMAZ MORGUL

SUPHI EFENDI KIMLIGI

MISKET MACLARI

BIR DENIZALTI ZABITI

SEMINE CELASUN GUNAY

BEYKOZ KUNDURA EMEKCISI

BÜLENT

1975 DE BIR ASK HIKAYESI

BIR KARANFILLI ADAM

1942 DE EN UZUN YOLCULUK

KINDER HEIM

KÜTAHYADA MACAR DEVRIMCI

MY MOTHER LAMIA

BIR COCUKLUK ANISI

CATHY CARR ROPORTAJI 1974

OSMANLI YUZUCULERI

JOEPA BIR AMERIKAN IKONU

MUZE EV

MUZIK VE BEN

ANNEMIN SANDIGINDAN

VATMAN ALI BEY

YESIL KAPI

MAHMEDET HOCA

29 TESRIN

ESKI SEREF STADI 1

SEREF STADI

SEREF STADI-CIRAGANSARAYI

SEREF-HAKKI-SEBA

SAMPIYONLUK YILDIZLARI

BESIKTAS'S USA TOURS

KARAKARTAL MEHMET GALIN

BJK'NIN ILK YABANCILARI

1964 ALI SAMI YEN ACILISI

CARSI

BIR YASAM TARZI

ELLI YIL SONRA PRATER'DE

SANTRASI YAPILMAYAN GOL

DEMIROREN'E ACIK MEKTUP

KONAK KADIN FUTBOL TAKIMI

SARI LACIVERT

BERLIN PANTERI

TEMİZ FUTBOL

KARANFILLI ADAM

TRIBUTE TO KOBE BRYANT

TAKSM KIŞLASI CIRCA 1925

ESKI BIR MILLI MAC

GELINCİK TARLALARI

ESKI SEREF STADI 2

BESIKTAS'IN KURULUSU

SEREF BEY

"BABA HÜSNÜ" SAVMAN

"BABA" BASKAN A. ZIYA BEY

REFIK OSMAN TOP

BESIKTAS'IN SEHITLERI

ANTRENÖR MEAZZA 1949

ANDRAS KUTTIK

PANTER KALECI NECMI MUTLU

BAHATTIN BAYDAR

KEDI KALECI VAROL URKMEZ

YUSUF ILE SANLI

GUVEN ONUT

SENOL BIROL

KAYA VE NAZMI KAPTANLAR

SON BABA RECEP ADANIR

DR. VEDII TOSUNCUK

SUKRU GULESIN- NAZIK DEV

BJK SOHRETLER KOFTECISI

1962 -64 DE BJK YAZILARIM

KUCUK AHMET

VALA SOMALI

MUSTAFA KIZILTAN BESIKTAS

INÖNÜ/MITHAT PASA STADI

VODAFONE ARENA OPENING

VODAFONE PARK HONOR TOUR

A VISIT TO INONU, 2011

GOING TO THE GAME

CHAMPIONS VIDEO 2017

BESIKTAS STADIUM & FANS

SAMPIYONLUKLAR MIMARI

BIR SAMPIYONLUGUN ANALIZI

WITH BJK PLAYERS OF 2011

CHAMPION BESIKTAS

HELE HELE SERGEN KAPTAN

PASKAL VE BJK FORMASI

BABA BOSQUE

BESIKTAS 10 CLAIMS 2 FAME

BJK NEVZATDEMIR FACILITY

Q7,GUTI&IVERSON

INSIDE FENER STADIUM

CARTE POSTALE NOSTALGIA

KARTPOSTAL TURKIYE32-1944

MY MOTHERS ISTANBUL YEARS

HAGIA SOPHIA

MY FATHER'S BERLIN 1937

GERMAN WEHRMACHT 1937

POSTCARDS USA 1944

CARTOLINA POSTALE ITALIA

C.POSTALE EUROPA 1937-946

POST-CARD EGYPT 1942

POSTCARD, MIDDLE EAST

PETERHOF, ST.PETERSBURG

1CE UPON A TIME ISTANBUL

DIYARBAKIR 1955

SOUTH EASTERN TURKEY 1955

ANKARA&ISTANBUL 1956

PARIS 1956

JUKE BOX NOSTALGIA

1957-1960 POP

1960-1970 POP

1970-1980 POP

1980-1990 POP

SYLVIE VARTAN IN ISTANBUL

RANDOM NOSTALGIA

ED SHEARAN&DUA LIPA

NORAH JONES& NATASHA ST.P

NOSTALGIC TRIOS

LACASA DE PAPEL

YURTTAN SESLER

TURKISH MUSIC PORTAL

MUNIR NURETTIN SELCUK

ZEKI MUREN

YILMAZ MORGÜL

SELDA BAGCAN

RUHI SU

ASIK MAHSUNI

ZULFU LIVANELI

NESET ERTAS USTA

TARKAN

ISTANBUL ERMENI MUZIGI

SECULAR BYZANTINE MUSIC

SARO SECIKYAN

EYPIO CUKUR RAP

FATHER OF ANADOLU POP

TURKISH FOLK BY P. DWEYER

PLAY FOR THE NATURE

YOLA CIKTIM MARDINE

VARDAR OVASI

ANNEM

DOGUM GUNU,ANNELER GUNU

ANNEMIZ LAMIA

LAMIA HAMINNE AND TAYLOR

HALAM LAMIA

"EVIM/HOME"

NOSTALJI TRENI

LIFE OF MY FATHER

REUNITED/ONLAR KAVUSTULAR

SON CINAR BULENTSARACOGLU

FAMILY BLOG

ESRA'S WEDDING ALBUMS

BRIDE'S DAD'S SPEECH

ESRA'S BRIDAL SHOWERS

ESRA'S BABY SHOWER

ESRA GRADUATION,ENGAGEMEN

OZMERAL PATERNAL F.TREE

OZMERAL MATERNAL F. TREE

LAMIA&HAMZA VIDEO 1999

DURUPINAR PATERNAL F.TREE

DURUPINAR MATERNAL F.TREE

BABY MADISON FABLE

BABY TAYLOR FABLE

ASHTON AYDIN FABLE

TAYLOR BABY&TODDLER YEARS

WEILS' WEDDING AND HOUSE

ASLI'S SHOWERS 2008-2009

FAMILY HOLIDAY PICTURES

CAPS IN ENGLISH

JESSE OWENS AND OAK TREE

LONGEST JOURNEY IN 1942

FLYING BOAT DORNIER DOX

MARBLE MATCHES

ROME SUMMER OF 1956

MYSTERY MAN OF ST PETERS

EMAILS FROM JAN CLAIRE

KINDERHEIM HILDEN 1955

LATE NOVEMBER

A DAY IN BODRUM

3 DAYS IN CAPPADOCIA

A DAY IN ASIAN ISTANBUL

14 DAYS IN TURKIYE

A DAY IN TURGUTREIS

2014 BERLIN LETTERS

1937 BERLIN LETTERS

GOODBYE MY HOUSE

OUR OLYMPIAN IN OUR HEART

ZULAL THE BACKSTROKER

LORI MY ASSISTANT

MY TRIP ON THE MEGABUS

LYCIAN CITIES OF TURKEY

ATATURK-ROOSEVELT LETTERS

SULTAN SULEIMAN

TRANSFORMING OF SS SOLACE

TURKEY&THANKSGIVING

EINSTEIN'S PLEA TO TURKEY

TURKISH HELP TO IRISH

PRESIDENT OBAMA'S TRIP

USA MILITARY IN TURKEY

FLAG RAISING CEREMONY

RENAISSANCE MAN

"NOAH'S ARK" OR IS IT ?

STORY OF SANTA CLAUS

STORY TELLER OF ANATOLIA

TURKISH COFFEE

DOWN CAFE

ECEVIT IN NEWYORK 2002

SUKI, OUR CAT

HERR WAMLEK

ISTANBUL STORIES

BRITISH SEAMEN'S HOSPITAL

SARAC AHMETEFENDI MANSION

BOMONTI BEER FACTORY

EVANGELISTRIA GREEKCHURCH

A WALK: BALAT FENER AREA

A WALK IN YELDEGIRMENI

CRIMEAN MEMORIAL CHURCH

SHOPPING IN GRAND BAZAAR

GIRL PLAYING HARMONICA

NURPERI

RAIMONDO D'ARONCO

HAMAM(OLD TURKISH BATH)

IN SEARCH OF LULU

ZEYREK MOSQUE& MONASTERY

COLUMN OF THE MARCIANUS

TRUE CROSS IN ISTANBUL ?

ISTANBUL MYTHS IN ENGLISH

LEGEND OF LEANDER'S TOWER

77 NAMES OF ISTANBUL

7HILLS 700MOSQUES ISTANB.

7 Churches of Anatolia

PANAROMIC TOURS/SANAL TUR

ISTANBUL WANDERER

ISTANBUL ABOVE AND BELOW

SUNKEN ISLAND OF VORDONIS

CHAINS UNDER MARMARA SEA

TUNELTHE SUBWAY

BASILICA CISTERN&MEDUSA

LEGENDS OF MAIDEN TOWER

CONSTANTINE COLUMN

HAMAM THE TURKISH BATH

HIPPODROME THE HORSEARENA

CHURCH OF SERGIUS&BACCHUS

COLUMN OF MARCIAN

ZEYREK PONTACRATORCHURCH

A VISIT TO SAMATYA

A GOLDEN HORN BOAT TRIP

CLASHING ROCKS OF KYNEA

RHEBAS RIVER/FORT RIVA

PERA PALACE HOTEL MYSTERY

ISTANBUL PHOTOS

ISTANBUL FOUR SEASONS

PANAROMIC BOSPORUS

BYZANCE SCEENS A HELBERT

ISTANBUL VIDEOS

GOZTEPE PARKI

HEYBELIADA

ADALAR/PRINCE ISLANDS

ISTANBUL PICTURES

BEYOGLU PICS

ISTANBUL GATES&DOORS

ISTANBUL TOP TEN MUST SEE

ISTANBUL FERRY LANDINGS

ISTANBUL BAZAARS

ARA GULER'S ISTANBUL

CARSI THE MARKET

BOSPHORUS, ISTANBUL

A GOLDENHORN FERRY TRIP

TURKIYE PHOTOS

LAODICEA-DENIZLI

ARA GULER'S APHRODISIAS

BEYPAZARI HOUSES

YEDI GÖLLER

ANKARA'da GEZINTILER

AYVALIK- CUNDA

KONYA

UMURBEY BAYAR ANIT MEZAR

BURSA

BURSA KULLIYE VE TURBELER

BODRUM

CAPPADOCIA

URFA

KAS,KALKAN,DEMRE

ALANYA

DALYAN VIDEO

DALYAN, GOCEK, FETHIYE

ANKARA

TWIN BEAUTIES/IKIZGUZELLE

PHOTOS USA

PHILADELPHIA

BOSTON

CHICAGO

CHICAGO LAKE FRONT

LAKE MEAD,NEVADA

LAS VEGAS

INDIANAPOLIS

SANFRANSISCO AND MONTERY

SAN ANTONIO, TEXAS

San Diego

NEW ORLEANS

NEW YORK

PENNSTATE

WALKING THE TRAIL

FLAG RAISING IN COLUMBUS

WORLD PHOTOS

PARIS

LONDON 1967

ITALIA

DUSSELDORF 1956

SAREJEVO

ATATURK'S BIRTHPLACEHOUSE

KAVALA, GREECE

ISLAND OF RHODES

A GLIMPSE OF IRAN

INDIA/NEPAL

CARIBBEAN ISLANDS

PRESIDENTS & KINGS TOMBS

DARFUR/SUDAN

I-FOOD

BAKI USTA'S DENIZLI KEBAB

ISTANBULLITE'S FOOD

STREET FOOD

NOSTALGIC SICILY'S PIZZA

GOLDEN CORRAL COLUMBUS

CAFE ISTANBUL

ANNE'S COOK BOOK

I-BLOG

YOU TUBE

SBF YEARS 1965-1969

WINTER IN ISTANBUL

DUVAR YAZILARI

POSITIVE THOUGHT OFTHEDAY

MY CINEMA

ART WORK

Translate
  Bookmark and Share
HAYDARPAŞA'NIN ÖYKÜSÜ
HAYDARPASA

 


6 Haziran 2005


İstanbul Mimarlar odasından gelen bir e-mail inanılması güç bir haber veriyor. Istanbul'un o ünlü Haydarpaşa Garı halka kapatılıp,  burada yapılacak Dünya Ticaret Merkezinin bir parçası olacakmış.

IMF’ ye borç  ödeme paketi için gerekli bu ticaret merkezine,  yedi tane gökdelen dikilince borçlarımızı kolayca ödeyecekmişiz. Yazıda, kısa vadeli çıkarlar için  milli kültürümüzün talan edilmesine karşı bütün duyarlı kişiler mücadeleye çağrılıyor.

 

Haydarpaşa İstasyonu 1900 lerin başında Almanlar tarafından Barok stilinde  yapılmış heybetli bir bina. En büyük özelliği aynı zamanda hem bir tren istasyonu hemde vapur iskelesi olması. Belk ide dünyadaki böyle tek gar-iskele. Binanın iki tarafinda iki büyük kule, tam cephesinde de koca bir saat. Bu haliyle Haydarpaşa, Londradaki  "Big Ben"  gibi şehrin bir simgesi olmuş.

 

Eski Türk filimlerinde, Anadoludan tahta bavullarla İstanbula gelen filim kahramanı,  İstanbulun silüetini ilk buradan görürdü. Filim kahramanı trenden inip, o New Yorktaki Central Station'u andıran garı geçtimi denize dogru inen basamakların önünde İstanbulun  muhteşem silüetini  görür ve hayran kalırdı. Tam karşıda,  mendireğin arkasında  Sarayburnu,  Ayasofya ve, Sultanahmet camilerinin minareleri ve Topkapı Sarayı. Daha sağda Karaköy tarafı, Galata kulesinin belli belirsiz silüeti. Solunuzda Kadiköy iskelesi ve buraya yolcu taşıyan kayıkçılar. En sağda denizin ortasında beyaz bir inci gibi Istanbul’un diğer bir simgesi; Kız Kulesi.

 

Bir karikatürde görmüştüm, ramazanda Anadoludan  Haydarpaşa’ya gelen vatandaş, merdivenlerin üstünde hayran hayran İstanbulu seyreder. Hava kararmıştır ve karşı yakadaki camilerin şerefeleri arasında kandillerle yazılmış;

 

" Hoş Geldin" yazısını  görür.

 

“ Vay canına, taşı toprağı altın koca İstanbul, benim geleceğimi bile biliyor.”

 

der.

 

Merdivenlerin altında o çocukluğumuzdan kalma eski vapur iskelesi. İskelenin ön cephesi mavili,  yeşilli çiçek motifli çinilerle kaplı. Vapur’un iskeleye toslamasını yumuşatan koca koca araba lastikleri, dubaların arasına sıra sıra dizilmiş. İskelenin giriş kısmında ilk defa  1960 larda kurulan turnikeler ve hemen yanında küçük bir gişe. Gişeden alacağınız jetonla on dakikada bir  kıtadan öbürüne geçersiniz. Merdivenle iskele arasında şimdilerde taksilerin beklediği yerde,  arka arkaya sıralanmış müşteri bekleyen bir kaç fayton. Denize inen merdivenlerin altında , Kadiköy'e götürecekleri müşterileri bekleyen kalyoncular. Ve yüzyıldır kıyafetleri değişse bile uğraşıları, çabaları değişmeyen o İstanbulun insanları.  İşe giden memur, esnaf,  karşı  taraftaki liselerde okuyan öğrenciler, askerler, çocuklu kadınlar, gençler, ihtiyarlar. Hep bir telaş, hep bir koşuşma.

 

Anadolunun, İstanbul’a kavuştuğu ve en az yüz kusur yıldır halkın iki kıta arasında geçiş yaptığı bu bölgeyi ve Haydarpaşa İstasyonunu,  orada yaşayan insanlarımıza kapamaya kimsenin hakkı yok. Biz Türkler hem tarihimizle övünürüz hemde onun kıymetini bilmeyiz. Siz İngilterede "Victoria Station"ın   bir ticaret merkezi haline dönüştüreleceğini düşünebilirmisiniz ?  Eminim kurulduğundan beri bir peronun yeri bile değiştirilmemiştir. Ama Victoria Station  sanki dün yapılmış gibi bakımlıdır. Bizim Haydarpaşanın ise yer yer sıvaları dökülmüş, damındaki kiremitler aktarılmayı bekler hep.

 

Bence Haydarpaşa ve çevresi, Selimiye Kışlası ile, Haydarpaşa Lisesi (Bugünkü MarmaraÜniversitesi) ile, Kırım  İngiliz mezarlığı ile ve Rıhtım Caddesindeki cami ve diğer tarihi binaları ile,  koruma altına alınması gereken bir tarih merkezi. Ticaret merkezi yapılacaksa, şehrin büyümeside göz önüne alınarak banliyölere kaydırılabilir. Örneğin Pendik,  Gebze bölgesi hem arazi hemde Sabiha Gökçen Hava Alanına yakınlığı dolayısı ile uygun olabilir.

 

Ben buradan bütün İstanbul ve tarih severlere ve tüm sivil toplum kuruluşlarına sesleniyorum. Haydarpaşa'nın halka kapanmasına ve buranın gökdelenler arasında kalmış eski bir bibloya dönüşmesine asla müsade etmeyelim. Eger bugün buna olur dersek yarın Sultan Ahmet Meydanında gök delenleri göreceğimiz gün yakındır.

 

Cem Özmeral

6 Haziran 2005

Columbus, Ohio

 

 
SULTAN AHMET 2012, YORUMSUZ
 
 

Yukarıdaki yazıyı bundan yedi yıl önce yazmıştım. O günden bugüne neler değişti ? Müneccimbaşı değiliz ama yazının altında göreceğiniz fotoğraftaki gibi Sultan Ahmet Camiinin arka planında gökdelenler yükselmiş. Buna da alışırız herhalde, nasıl Dolmabahçe camiinin arkasındaki o çirkin gök kafese alıştığımız gibi. Adalar’a gidiyorum, taa oradan Çiftehavuzlardaki mahallemin ortasına oturtulanTOKİ’nin üç gökdelenini görüyorum. Tarihi Yarımada’ya, mahallelerin ortasına sırık gibi beton yığınları çakılıyor durmadan. Yakında Ayasofya, Sultan Ahmet Camii, Galata Kulesi gibi İstanbulun simgeleri Minyatür İstanbul’daki maketler gibi, Güliverin cüceler ülkesindeki görüntülerine  bürünürlerse şaşmayalım.

Haydarpaşaya gelince, gar bölümü dün Eskişehir’e giden trenlere kapatıldı, yakında da Banliyö trenleri durdurulacak. Marmaray alt geçit ve hızlı tren projesi ile Haydarpaşa gar fonksiyonunu büyük ölçüde yitirmiş olacakmış. İmar planına göre tarihi gar “ kültürel tesis ve konaklama alanı olarak ayrılmış. Binanın giriş  bölümü demiryolu hizmetlerine ayrılmış, üst katlar ise TCDD ofisleri, müze, konser salonu, sergi ve kültürel tesis ve konaklama olarak hizmet verecekmiş. Projenin sevindirici tarafı yedi gökdelenli projenin tamamen masadan kaldırıldığı ve kat sayısının Haydarpaşa garının yüksekliği ile ve en fazla dört katla sınırlandırılalacağı. Temennimiz Haydarpaşa Garının kültürel ve müze bölümlerinin geniş tutulması ve ticari kazanç sağlamak amacı ile lüks restoranlardan kaçınılması. Bu konuda size birkaç örnek vermek isterim. Geçenlerde Boston, da JFK Library’sini gezdim. Library değince kütüphane anlaşılmasın, burası sinema salonu ile, içindeki nostaljik sergi ve eşyaları ile  Başkan Kennedy’nin hayatının her safhasını size yaşatan bir müze. Boston limanının  bir köşesinde son derece modern bir yapı. İçinde bir hediye dükkanı ve belki de en fazla kırk kişiyi alacak bir kafeteryası var.  Paris’de Louvre müzesi, Eifel Kulesi, ve bizde olacağı gibi tren istasyonundan dönüştürülen Musee d’Orsay’in  hepsinde mütevazi kafeteryalar veya ayakta bir şeyler atıştırilacak yerler var. Ama İstanbulda Galata Kulesinde lüks restorant, Kız Kulesinde lüks restoran ve sonra boş masalar.

Umarız Haydarpaşa ve çevresi yeniden düzenlenirken Selimiye Kışlası, Marmara Üniversitesi, Kırım İngiliz mezarlığı gibi tarihi dokular bir pedestal’ın üstüne konulmuş gibi korunur ve teşhir edilir. Haydarpaşa sınırlıda olsa tren yolcularına, örneğin  bir Orient Expres’e  gar görevi yapar, vapur iskelesine Şehir Hatları Vapurları yanaşmaya devam eder. Çevre de turistlerin ve bölgede yaşayanların her türlü ihtiyaçlarına cevap verecek bir şekilde düzenlenir. Bütün bunları belirtikten sonra gelin isterseniz biraz da Haydarpaşa nostaljisi yapalım ve onun tarihinden  ve bizim eskiden gördüklerimizden biraz bahsedelim.



HAYDARPAŞA VE BANLİYÖ TRENLERİ NOSTALJİSİ

HAYDARPAŞA VE BANLIYÖ TRENLERİ
ÖZLEDİĞİM İSTANBUL
CEM ÖZMERAL, 18 KASM 2001

Banliyö trenlerinin başlangıç noktası Haydarpaşa Tren İstasyonudur. Aslında buraya Haydarpaşa Vapur İskelesi de denir. Avrupalıların son yüzyılda hayallerini çokça giren ve filmlerine konu olan Orient Express  Londradaki Victoria Stationdan yola çıkar, Dover de Feribot servisi ile Fransa kıyılarına geçip, Sirkeci garına kadar gelirdi. Buradan bu sefer, Haydarpaşa-Kadıköy vapuru ile Anadolu tarafına geçilirdi. Yolculuğun bundan sonrası Tahran ve daha ötesine idi ki, kara trenle bu kısım hiçte filmlerdeki Orient Express’e benzemezdi.

Haydarpaşa İstasyonu, bilhassa  denizden çok heybetli  bir görünüşe sahiptir. 1900 lerin başlarında Almanlar tarafından yaptırılan bu Barok tipi bina, uzaklardan okunan saati ve kuleleri ile adeta İstanbul’un  “Big Ben”idir. 1950li yıllarda vapur iskelesinden çıktınız mı, tren istasyonuna çıkan merdivenlerin önünde atlı fayton arabalar bulunurdu. Bunlar hali vakti yerinde müşterilerin Kadıköy’e gitmek için tercih ettiği özel taksiler gibiydi. Eğer dolmuşu tercih ediyorsanız, o zaman iskelenin hemen yanındaki kayıkçılar küçük bir ücret karşılığı sizi Kadıköy’e taşırdı.

Geçen yüzyılın başında Haydarpaşa-Bostancı hattındaki semtler, İstanbulluların yaz tatillerini geçirdikleri , güzel yalıların,köşk ve bahçelerin, Marmara Denizinin masmavi  sularına yakın yerlerine öbek öbek serpiştirilmiş bir görünümdeydi. Bu yıllarda ben ortaokulda okuyan bir yatılı mektep öğrencisi idim ve hafta sonları Küçükyalı’da dayımın evine  hep banliyö trenleri ile giderdim. Yol boyunca durduğumuz her tren istasyonu , sanki isimleri ile kuruldukları günleri anlatır  ve o günlerden  tablolar çizerlerdi:

Söğütlüçeşme,Feneryolu,Kızıltoprak,Göztepe,Erenköy, Suadiye, Bostancı,Küçükyalı. Bu semtler içinde en güzel köşkler, Erenköy, Suadiye ve Bostancı taraflarındaydı. Tren yolu bugunkü Bağdat caddesinin arkasından gittiğinden deniz pek görünmezdi. Denize en yakın olduğu yer Bostancı İstasyonudur, çünkü hemen yakınında Bostancı Vapur iskelesi vardır. Tren Bostancı’yı geçip Küçükyalı’ya gelmeden, küçük bir kır gazinosunun bulunduğu Çamlık burnundan kıvrılınca, Marmara Denizi bir an için bile olsa kendini gösterir, sonra gene kaybolurdu. Küçükyalı bu semtler içinde en son kurulanı idi ve burada eski köşkler bulunmazdı. Yeni çıkan  beton apartmanların o zamanki tek katlı ve iki katlı ilk örnekleri, yazlık yalılar şeklinde önce burada yapılmıştır. Küçükyalı’dan sonra Banliyö trenleri Pendik’e kadar devam eder. Ancak bu devirlerde ; İdealtepe, Süreyya Plajı,İçmeler, kartal, Maltepe gibi yerler çoğunlukla kırsal alanlardır.


OKUYUCU MEKTUPLARI İLE KÜÇÜKYALI'NIN ÖTESİ



Süreyya plajındaki deniz kızı heykelini hatırlarım. Yunus'ta çimento fabrikasında tren hattının üzerinden geçen teleferiğe benzer bir maden taşıma hattı vardı. Kartal'a genellikle ya kiliseye, ya da Yakacığa çıkmak için gidilirdi. Pendik'te ise deniz kenarında balık yenir, sonra da tepelerde zeytinlikler arasında dolaşmaya çıkılırdı. Dönüş trenine binmeden’de adını unuttuğum bir pastaneden rende hindistan cevizine batırılmış "prenses" adında bir pasta alınırdı, trene varıncaya kadar ağzım burnum kremaya bulanmış olurdu. Pendik ötesinde ise Tuzla, Kaynarca adında ıssız yerler vardı, bugün hep tersaneler dolmuş oraya...............


Ara Kebapçıoğlu
Paris
3 Şubat, 2012

TREN'DEN CAMLIK Photo courtesy of Ara Kebapcioglu


Banliyö trenlerinin eskiden ( 1971 e kadar yanılmıyorsam ) Pendik'e kadar düzenli seferleri vardı ama Tuzla'ya kadar olanlar saat 6 dan sonra çok seyrek olarak kalkarlardı. Ben o zamanlar Güzelyalı'da ( Kaynarca'dan sonraki istasyon ) otuyordum, eğer osaate kadar trene binemezsem saatlerce Tuzla trenini beklediğimi hatırlıyorum. Biryere gidince geri dönmek beni çok zorlardı bu yüzden. Ne günlermiş değil mi? Kaynarca, Güzelyalı, İçmeler ve de tabi Tuzla o zamanlar denize kıyısı olan en güzel yerlerdi. Bizim Güzelyalı'da bir motelimiz vardı, yazları ben tabi orada geçirirdim. Sabahtan akşama kadar o dibi şıkır şıkr gözüken tertemiz denizde günlerimiz geçerdi. Yazları Ankara'dan gelen yaz arkadaşları ile.....

Güzin Tangör
İstanbul
3 Şubat 2012


 


HAYDARPAŞA DÜN VE BUGÜN
 
1872 YILINDA YAPILAN ILK GAR
ATATURK ANKARA'DAN GELIYOR


Bugün garın bulunduğu alan  Sultan III Selim zamanında adını onun vezirlerinden Haydarpaşa’dan alan  büyük bir mesire yeri imiş. Haydarpaşa çayırında bugün silolarının bulunduğu yerde denize kavuşan bir dere varmış. Bu derenin etrafındaki yeşil çayırlar güzel havalarda civardan faytonlarla gelen feraceli hanımlar, küçük çocuklar ve onları uzaktan seyreden fesli beylerle dolu olurmuş. Burada genç katipler “Üsküdar’a giderken”  türküsünde anlatıldığı gibi genç bayanların arkalarında bıraktıkları işlemeli ve esanslı  mendilleri toplar, onlarla kıyıda köşede gizlice  mektup değiştirir ve kaçamak bir bakış için bazen saatlerce beklerlermiş.

Gene bu bölgede Sultan II Mahmut’un yazlık köşkü varmış ve birçok şehzadenin sünnet düğünü ve Abdülhamitin kız kardeşi Adile Sultanın düğünü de burada yapılmış. Haydarpaşa çayırının bir başka görevi de Anadolu’ya geçecek Osmanlı askerlerinin toplanma yeri olmasıymış. Ama Haydarpaşa Çayırı bütün bu işlevlerini 1872 yılında İzmit tren yolunun açılmasıyla kaybetmeye başlamış.

Bugün altından trenlerin geçtiği köprünün civarına o zamanlar bugünkü gardan çok daha küçük bir İstasyon binası yapılmış. Hemen önüne de Kadıköy sahiline bakan kıyıya  vapurların ve takaların yanaşması için, küçük bir iskele inşa edilmiş. Ama zamanla iş büyümüş, Almanların teşvikiyle İzmit’e kadar giden dört beş vagonluk katarların yerine Bağdata kadar gidecek demir yolu ağı yapımına başlanmış. Artık yolcular ve yük Almanya’dan trenle Sirkeciye gelecek buradan da mavnalarla Haydarpaşa’ya getirilecekmiş. Alman Holzman firması öncelikle deniz yoluyla buraya gelecek mal ve canı korumak için tarihi  yarımadaya bakan sahilin biraz ilerisine bir dalgakıran inşa etmiş. Altı yüz metrelik mendireğin ortasına Sultan Abdülhamit’in tuğrası ve bir kitabe, iki tarafına da görkemli birer fener konulmuş. Sonra da 1906 yılında, denize  yirmi bir metre boyunda tam yedi bin yüz kazık çakılmış. Kazıkların üstüne önce  Hereke’den getirilen granit taşlarından temel konulmuş sonrada arkaya doğru u şeklinde genişleyen binanın gövdesi çıkmış.  Neo- Rönesans üslubundaki binanın projesi Otta Ritter ve Helmuth Conu adlı iki Alman mimarına ait olup taş işlemelerini İtalyan heykeltıraşları, rengarenk vitreyleri ise O.Linneman adlı bir sanatkar tarafından yapılmış. En sonunda da binanın çatısına külahlı iki kule ve ikisinin ortasına da kocaman bir saat konulmuş. İki yıl süren inşaat 1908 yılının Ağustosunda hizmete girmiş.


 
İKİ YANGIN


Birinci Dünya Savaşı yıllarında  Türkiye Almanya ile müttefiktir. Haydarpaşa İstasyonunda Suriye’ye gidecek askerler, levazımat ve cephane vagonlara yüklenmiş bir sonbahar  günü kalkış saatini beklemektedir. O gün, yani 6 Eylül 1917 saat öğleden sonra üç suları korkunç bir patlama sesi duyuluyor. Kadiköydeki sahildeki evlerin camlarını kıracak şiddeteki bu patlamayı bir dakika içinde ikinci ve daha korkunç bir patlama izliyor. Ve sonra daha küçük artçı patlamalar. Haydarpaşa Garı alevler içinde yanmaktadır ve kara dumanlar Avrupa yakasından da görülmektedir. Yangında mal kaybı büyüktür, nevar ki Almanların sansürüyle gazeteler can kaybını çok az gibi gösterirler. Ama görünen köy kılavuz istemez, gar binasının hasarı büyüktür, özelikle çatı tamamen yanmış, her iki kulede yanıp kül olmuştur. Yangının bir kazamı yoksa  sabotaj mı olduğu hiç bir zaman ortaya çıkmayacaktır. Ama çeşitli varsayımlar içinde en fazla ağırlık kazanan George Mann isimli Fransız casusu bir Alman’ın,  kundakçı olmasa bile  bu yangını organize ettiğidir. Olaydan şüphelenen Baha Özler’in anlattığına göre* Cağaloğlundan patlamayı duyan Mann, bir tekneye atladığı gibi Haydarpaşa’ya gelmiş ve devam eden yangının yaptığı hasarın resimlerini çekmiştir. Baha Özler harp bittikten sonraki yıllarda bir gece bir barda Mann’a rastlamış ve onunla  içki içerek sohbet etmiştir. Burada garip olan harpten sonra bütün Almanlar tutuklanırken, bir zamanlar Harbiye Nezaretine elini kolunu sallayarak giren ve kimsenin görevini bilmediği bu adamın, hala İstanbul’da kaygısızca  yaşamasıdır.

Haydarpaşa garının onarımı harp yılları ve ileriki yıllarda, yeni Cumhuriyetin kasasının tam takır olması dolayısıyla uzun yıllar ertelenir. Sonunda yangından tam on altı yıl sonra Cumhuriyetin onuncu yıl dönümünde restorasyon biter ve gar tüm hizmetleri ile  tekrar kullanıma açılır. Bu yıllarda Atatürk ve Birinci TBMM milletvekilleri Ankara -İstanbul tren yolculuğunu çok uzun süren kara yoluna hep  tercih ederler.

Bu yangından sonra uzun yıllar olaysız bir yaşam süren Haydarpaşa Garı 2010 yılının Kasım ayında bir defa daha büyük bir yangına sahne oldu. Binanın çatı katında yapılan onarımlar sırasında çıkan yangında çatının büyük bir kısmı ve kuleler büyük hasara uğradı. Denizden ve karadan yapılan itfaiye çalışmaları sonucunda yangın iki buçuk saat içesinde can kaybı olmadan  söndürüldü. Yangının çıkış nedeni hala tartışılıyor. Binanın cephesindeki büyük saat de zaman bir kere daha durmuş : yangının çıktığı saat 3 :18’i  gösteriyor.


1917 YANGINI
2010 YANGINI
HAYDARPAŞA- BUGÜN( 2012)


Son yangından tam bir yıl sonra Ekim 2011 in son günlerinde İstanbul’a geldim. Geldiğimin ertesi günüde gezilerime başlamak üzere Kadıköy’e indim. İlk durağım Haydarpaşadaki Kırım Mezarlığı. Sahilden kıyı kıyı  ilk İstasyon binasının olduğu  yerden geçerek Haydarpaşa garına yürüdüm. Yan taraftaki merdivenlerden çıkarak peronların olduğu yere çıktım. İki numaralı peronda mavili beyazlı vagonları ile bir banliyö treni duruyordu. Trenden inen yolcuların arasına karışarak istasyonun iç kısmına geçtim. Bir müddet gişelerin önündeki banklarda oturarak gideceğim yerlerin haritasını inceledim. Sonra kalktım resim çeke çeke dışarıya çıktım.Doksan beş senedir ben dahil milyonlarca insanın indiği merdivenlerden deniz kıyısına, iskelenin yanına indim. Haydarpaşa Garının çatısında son yangının izleri hala okunuyordu. Deniz kenarına konmuş emektar lokomotif bana sanki oyuncak bir maket gibi geldi. Eskiden bindiğimiz trenlerin lokomotifleri sanki daha bir kara, daha bir büyük ve kirliydi. Deniz kıyısında iskeleye yanaşan vapurun , etrafında uçuşan martıların fotoğraflarını çektim. Ne gözüme trenin kara kurumları kaçtı, nede vapurun düdüğü duyuluyordu artık. O Haydarpaşa artık çok eskilerde kalmıştı.

Cem Özmeral
4 Şubat, 2012
Dublin Ohio


KAYNAKÇA

*Necdet Cevahir, Haydarpaşa Faciası, wow.turkiye.com 
*www.hayalleme.com
Yitip giden İstanbul, Önder Kaya, Timaş Yayınları 2011 İstanbul  
Özlediğim İstanbul, Cem Özmeral 2002 Eskişehir


BACK TO TOP/EN BASA
NEXT/BIR SONRAKI
BACK HOME/ANA SAYFA

                                                                                        







                                                                                                       Page copy protected against web site content infringement by Copyscape  

                           
                                                                                              ©2025.All rights reserved        

Website powered by Network Solutions®