İstanbul silüetinde ki simge olmuş kuleleri say derseniz hemen herkes Galata Kulesi, Beyazıt Kulesi, Kız kulesi diye cevap verir. Ama bir dördüncü kule var ki, ona kimse dikkat etmez, adını bile bilmez. Televizyondaki tarihi diziler hep tenkit edilir, tarihi kişileri, kıyafetleri tam yansıtmıyor diye. Oysa bu diziler birer belgesel değildir, seyirciyi olaya cezbetmek, ratingleri artırmak için bir takım abartmalı ve renkli senaryolar yaratılır. Ama bu dizilerin ve filmlerin bir faydası vardır. Fazla kitap okumayan ve tarihi bilgisi olmayan sokaktaki insana kronolojik olarak tarihi, tarihi kişilikleri, yaşadıkları ortamlarla birlikte tanıtır.İşte son Kösem Sultan Dizisi de çoğu kişiye hiç bilmedikleri eski bir İstanbul kulesini tanıttı.
Adalet kulesi benim gibi belki sizin de hep gördüğünüz ama bugüne kadar adını bilmediğimiz bir kule. Ben bu kuleyi her İstanbul’a gidişimde uzaktan da olsa görürüm. Hatta Amerika’da yaşadığım şehirde her gün evimin yanında yürüyüşe çıktığım sokaktaki bir kilisenin kulesini İstanbul’da Topkapı sarayındaki bu kuleye benzetirdim. Evet bu kule ister Kadıköy tarafından vapurla gelirken, ister Karaköy meydanından bakarken olsun Topkapı Sarayı silüeti içinde gördüğünüz en yüksek yapı olan Adalet Kulesidir
Adalet Kulesi ve Topkapi Sarayi Kadikoy Vapurundan
Topkapi Sarayi ve Adalet Kulesi Karakoyden
:adirvanli Salondan kulenin giris kapisi
Kule ahşap olarak ilk defa Fatih Sultan Mehmet zamanında inşa edilmiş. İsmine adalet kulesi denilmesinin nedeni Osmanlı da adaletin her şeyin üzerinde tutulduğu düşüncesinden kaynaklanıyor. Şatafatlı saraylar yerine mütevazi bir binalar topluluğu olan Topkapı Sarayı kompleksi içinde en yüksek olan bina. Padişahlar kendi oturdukları mekanları mütevazi tutarken camileri ihtişamlı yaptırıyorlar. Kule tam kubbe altı Divan-ı Hümayununun üzerine inşa edilmiş. Divan-ı Hümayun, bugünkü bakanlar kurulu ile eş değerde. Vezir-i azam, Şeyhülislam, Kazasker, vezirler, yeniçeri ağası, ve ulema burada toplanıyor. Padişah ise divanı yakardaki kafesli pencereden izliyor. Çoğu zaman divan padişahın yukarı da olup olmadığını bilmiyor bile. Kuleye şadırvanlı salonda ki kapıdan çıkılıyor. Kapının üzerindeki kitabe de şöyle yazıyor: “Padişahın bir gün adaletli davranması yetmiş sene nafile ibadetten daha hayırlıdır”
Adalet kulesi tarihi boyunca değişik zamanlarda restorasyondan geçmiş.Sultan II. Mahmut devrinde bir yangından sonra tadilat görüyor ve Sultan Aziz zamanında şimdi tepesinde görülen külah ilave ediliyor. Sultan II. Abdülhamit devrinde Mısır Hıdiv’i boğazda yaptırdığı kasra adalet kulesine benzer, ama daha yüksek bir kule ilave ediyor. İstanbul’da padişahın misafiri olan Hıdiv’e nazikçe padişahın adaletini temsil eden kuleden daha yüksek bir kulenin yapılmasının caiz olmadığı söyleniyor. Bu suretle Hıdiv kasrının kulesi iki metre ve dört basamak aşağıya düşürülüyor.
İstanbul’a ilk gidişimde Topkapı Sarayına gidip kulenin yakından resimlerini çekeceğim. Bu yazıda şimdilik uzaktan Topkapı Sarayını bir bütün olarak çektiğim panorama resimleri ve internet den aldığım bir iki resimle yetiniyorum. Kule’ye çıkılıp gezile biliniyor mu bilmiyorum. Resimler de şadırvanlı salondan girilen kule giriş kapısının üzerinde hep bir asma kilit gözüküyor. Ama kule ziyaretcilere açıksa muhakkak kırk iki metre yüksekliğindeki kulenin basamaklarını tek tek çıkmak ve İstanbul’u bir de buradan seyretmek kim bilir ne kadar keyifli olur.
Cem Özmeral
16 Aralik 2015
Dublin, Ohio
İstanbullite.com sitesinin en önemli özelliği yazıların çoğunun okuyucu ve muhabir katkılarından oluşması. İşte, Dünya Muhabirimiz, değerli bilim insanı, Naperville'li dostumuz Ercan Alp Adalet Kulesi yazısını yazdıktan kısa süre sonra bize bir sürpriz yapıp aşağıdaki mail ve fotoğrafları yollamış.
Sevgili Cem:
Topkapı ve Ayasofya özel turları çok başarılı geçti. Adalet kulesinin kapısına kadar vardım ama, içeride bir önceki ziyaret sırasında bir şeyler kırıldığı için kesinlikle ziyaretçi yasağı uygulanıyordu. Ben de çok zorlamadım. Kilitli kapının önünde resim çektirmekle yetindim. Divan veya Kafesaltı tabir edilen yerin resimlerini çektim. Mihmandarımız bize çok ilginç bilgiler verdi. Ilk iki resimdeki sakallı arkadaş, Kösem Sultan dizisinde şeyh-ül Islamı’ı oynayan arkadaş. Sakallar o nedenle uzun.
Topkapı ziyareti 6.5 saat sürdü. Yanımda iki kişiyi daha götürmemiş olsaydım eminim biraz daha kalırdım. Kutsal emanetler ve Harem dairesini gezebildik.
Havanın son derece güzel olduğu bir gündü.
Türkiye seyahatim, Ahmet Davutoğu ile yemek dahil, çok ilginç ve beklenmedik anlarla dolu geçti. Pazar dönüyoruz,