Değerli arkadaşımız Murat Alemdar Muradiye Külliyesine yaptığı ziyareti tam 102 resimle canlandırmış. Aşağıda bana yazdığı mailden bir paragrafı aktarıyorum. C.Ö.
2.MuratKülliyesindeki türbe ziyaretimi en sonunda gerçekleştirmiş bulunuyorum. Külliyenin bu sene yaz başı gibi restorasyonu bitip ziyarete açıldığını öğrendim. Gözlemlediğim kadarıyla yapılan restorasyonla,külliye bahçesindeki mezarlıkların büyük bir bölümü yerle bir edilip yeşil alan yapılmış.Küçük bir bölümede sökülen taşlardan sergi alanı yapılmış.Yani külliyenin o uhrevi havası tamamen yok edilmiş.Türbe içindeki duvar ve tavan süslemelerinin tamamı, çinilerin önemli bir bölümü orijinal değil.Altıgen şekilli firuze renkli çinilerden ise emin olamadım.
M. Alemdar
26 Aralık 2015
Bursa
2.MURAT CAMİİ, KÜLLİYESİ VE TÜRBESİ
Muradiye Külliyesi, SultanII. Murad'ınBursa'da 1425-1426 yıllarında yaptırdığı külliye. Bulunduğu semte de ismini verir.
Şehrin etrafa doğru yayılmasını ve açılımını sağlamak amacıyla yaptırılan külliye, Muradiye Camii, hamam, medrese, imaret ve sonraki yıllarda yaptırılmış 12 türbeden oluşur. Sonraki yıllarda çok sayıda hanedan mensubunun gömülmesiyle saraya ait bir kabristan görünümü kazanmış ve İstanbul’dan sonra en çok saraylıyı barındıran ikinci hazire haline gelmiştir.[1]Bursa'nın çeşitli istimlaklerle kaldırılan mezar taşları ve türbelerinin kitabeleri de caminin haziresine getirilmiştir.
II. Murad Türbesi, külliyedeki türbelerin en büyüğüdür. 1451’deEdirne’de hayatını kaybeden Sultan Murat için oğlu II. Mehmet tarafından yaptırılmıştı (1453). Sultan II. Murad 1442’de kaybettiği büyük oğluAlaaddin’in yakınına gömülmek istediği için cenazesi Edirne'den Bursa’ya getirilmiş ve vasiyeti gereği naaşı sanduka veya lahit içine konulmadan doğrudan toprağa gömülmüş; türbesi ise vasiyeti gereği üzerine yağmur yağması için üstü açık, hafızların Kur'an okuması için de etrafı galerili olarak düzenlenmiştir. Sade türbenin en görkemli yeri, girişindeki revakın üzerine örten saçaktır. 2015 yılında tamamlanan restorasyon çalışmalarında yapının iç duvarlarında geç dönem barok veLale Devri’ne ait motifler tespit edilmiştir.[5]II. Murad’ın oğlu Şehzade Alaaddin ile kızlarıFatmave Hatice sultanlara ait sandukalar da II. Murat türbesinin içinden geçilerek ulaşılan sade odada bulunmaktadır.[6
Kaynakça:
Doğan Yavaş, Muradiye Külliyesi Resterasyonu, Yeşil Bursa Dergisi 13.1.2015
Şehzade Mustafa türbesiII. Selimtarafından inşa ettirilmiştir (1573). BabasıKanuni Sultan Süleymantarafından 1553’te boğdurulanŞehzade Mustafa’nın Bursa’da başka bir yere defnedilmiş cenazesi daha sonra bu türbeye nakledilmiştir.[2]Türbede Şehzade Mustafa'nın annesiMahidevran Sultan'a,Şehzade Mehmet'e veŞehzade Bayezid'in 3 yaşında boğdurulan oğlu Şehzade Murat'a ait sandukalar da bulunmaktadır. Türbeyi diğerlerinden ayıran en belirgin özelik, altın yaldız işlemeli ayetlerin yazılı olduğu orijinal duvar çinileridir. Hassa mimarlarından Mimar Mehmed Çavuş tarafından yapıldığı bilinen bu türbede, Bursa türbelerinde genellikle bulunan mihrap yoktur. Girişin iki yanındaki duvarların iç köşelerine birer niş ve birer dolap yerleştirilmiştir.
Image:
GÜLRUH HATUN, ŞİRİN HATUN, EBE HATUN, MÜKRİME HATUN, GÜLŞAH HATUN TÜRBELERİ
GÜLRUH HATUN VE ŞİRİN HATUN : II. BEYAZIT'IN EŞLERİNDEN
MÜKRİME HATUN:MEHMET ÇELEBİNİN ANNESİ
GÜLŞAH HATUN:FATIH SULTAN MEHMETİN EŞLERİNDEN
EBE GÜLBAHAR HATUN:FATIH SULTAN MEHMETİN EBESİ
Image:
CEM SULTAN TÜRBESİ
Cem Sultantürbesi külliyenin en zengin süslemeleri olan türbesidir. Duvarlar yerden 2.35 m. yüksekliğe kadar firuze ve lâcivert altıgen çinilerle kaplıdır. Bu türbeFatih Sultan Mehmed’in oğluKaraman Sancak Beyi Şehzade Mustafaiçin 1479’da yapılmıştı. 1499’da Cem Sultan’ın cenazesinin Bursa’ya getirilip buraya defnedilmesinden sonra daha çok Cem Sultan türbesi adıyla anılmaya başladı. İçindeki dört adet mermer sandukada Fatih'in oğlu Şehzade Mustafa, ve Şehzade Cem dışında II. Bayezid'in sağlığında hayatını kaybetmiş olan oğulları Şehzade Abdullah veŞehzade Alemşahmedfundurlar.[1]Duvarlar yerden 2.35metre yüksekliğe kadar firuze ve lacivert altıgen çinilerle kaplıdır, çinilerin çevreleri yaldızla stampalıdır. Kemerler, alonlıklar, kasnak ve kubbe gibi çini olmayan yerler çok zengin kalemişleri ile donatılmıştır, bilhassa servi motifleri malakari tekniğindedir.[5]